ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden, 24 Nisan açıklamasında ‘Soykırım’ ı tanıdığını söyledi...
‘Her yıl bu günde, Osmanlı döneminde Ermenilere yönelik soykırımda hayatını kaybedenleri anıyor ve bu tür zulümlerin bir kez daha tekrarlanmaması için yeniden tahahhütte bulunuyoruz......’ dedi...
Böylece Biden, eski Başkan Reagan’dan bu yana 24 Nisan açıklamasında soykırım sözcüğüne yer veren ikinci Başkan oldu.
Reagan, 1981 yılında soykırım sözcüğünü kullanmıştı.
ABD Kongresi'nin her iki kanadı da 2019 yılında 1915 olaylarını ‘soykırım’ olarak tanımlayan kararları kabul etmişti.
Yeni Başkan, bu açıklamasıyla hem kongrenin kararını tanımış, hem de seçim kampanyası sırasında Ermeni lobilerine verdiği sözü yerine getirmiş oluyor...
Türkiye, kararı tanımadığını açıkladı ve üst düzeyde sert tepki gösterdi...
*
Joe Biden’den önceki Başkanlar Barack Obama ve Donald Trump, ‘Meds Yeghern’ yani ‘Büyük felaket’ terimini kullanmıştı.
Aslında terim doğru ama ’Kimin için Büyük Felaket ?...’ sorusunu sormamız gerek...
*
2010 yılında Erzurum Tepeköy’de Müze Müdürlüğü ve Atatürk Üniversitesi akademisyenlerinin yaptığı bir toplu mezar kazısına katılmıştım.
50 kadar Erkek iskeleti toplu mezarda bulundu…
Kimi kurşunlanmış, kimi hançerlenmişti…
En acısı, belli ki baba oğula ait olduğu anlaşılan birbirine sarılmış iki iskeletti…
Yanlarında silah yoktu ve savunmasızdılar…
Tek suçları bulundukları, doğdukları, doydukları toprağı Vatan bilmeleri ve sahiplenmeleri yanı sıra Türk olmalarıydı.…
Gözü dönmüş Ermeni çetelerinin kurbanı oldular…
Tarihi belgeler ve açılan toplu mezarlar bunu kanıtlıyor…
*
Tepeköy halkından Şamil Şekeroğlu…
12 yakınını Ermeni Çetelerine kurban vermiş…
Kazının yapıldığı yer ona ait…
Eskiden ‘Merek’miş…
İnsanlar oraya doldurulmuş ve katledilmiş…
Şamil Şekeroğlu Tepeköy’den dünyaya haykırıyor;
‘Siyaseti bırakın da gelin Tepeköy’deki bu mezarı görün…’
Yazık ki bu sesi dünyaya duyuramadık...
*
Bu sadece bir toplu mezar... Köyde açılmamış başka mezarlar da var...
Van’da, Bitlis’te, Kars’ta, Iğdır’da, Erzurum’da, Alaca’da, Yanıkdere’de, Tımar’da, Yeşilyayla’da, Gence’de, Hocalı’da ve daha bir çok yerde yaşanan Ermeni Zulmü, 2010 yılında Tepeköy’de gün yüzüne çıkarıldı.
‘SOYKIRIM’ SÖZCÜĞÜNÜ KULLANMANIN MANASI...
Öncelikle ABD-Türkiye ilişkileri bu açıklama ile gözden çıkarılmıştır, bizim de buna göre davranmamız gerekir...
Soykırım’ı tanıma, uluslararası hukuk kuralları açısından bir anlam ifade etmiyor, bağlayıcılığı da yok ancak siyasi açıdan oldukça önem taşıyor.
Bu anlamda parlamentolarından karar çıkaran ülkeler ve uluslararası mahkemeler daha cesaretli davranacaklar, dayanak olarak ABD Başkanının soykırım kararını tanımayı gösterecek ve uluslararası mahkemelerden çeşitli taleplerde bulunacaklar.
Tehlike budur ve dikkatli olmalıyız.
ABD ile sıkıntılı olan siyasi ilişkiler, bu açıklamadan sonra daha derinden zarar görecek.
Teröristleri destekleme, 1.5 milyar dolar ödeyip de alamadığımız F 35’ler... F 35 projesinden çıkarılma ve F 35 üretim projesinde 2 yüze yakın uçak parçasını ürettiğimiz ve uçak üretimine katkı verdiğimiz, üretiminin yarı kalması vs..vs...
ABD’nin S 400 dayatması da cabası...
Nasıl bir müttefikliktir anlayana aşkolsun...
*
1981’den 2021’e değişen pek bir şey yok..
ABD Başkanı Biden’in ne dediğinin önemi de bizim için yok ve sözleri Türkiye için yok hükmünde...
Asıl önemli olan bizim ne yaptığımız...
Haklı davamızı ve 1915 yılındaki tehciri dünyaya sayısız kere anlatmamız gerek.
Tehcir kararları uygulandığında Ermenistan’ın ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni ki kendisi Taşnak Hükümetinin Başbakanıdır.
Ovanes Kaçazçnuni (Hovannes Katchaznouni), Taşnak hareketinin en önemli lideri ve en yetkilisidir...
Kaçaznuni 1923 Nisan ayında Taşnaksutyun Parti’sinin Bükreş’te yapılan Yurtdışı Konferansı’na sunduğu raporda diyor ki;
Şimdi söyler misiniz kimin için MEDS YEGHERN ?!...
Ve, ‘Soykırımı’ kim uyguladı...
26 Nisan 2021/ Erzurum-Pusula
‘Her yıl bu günde, Osmanlı döneminde Ermenilere yönelik soykırımda hayatını kaybedenleri anıyor ve bu tür zulümlerin bir kez daha tekrarlanmaması için yeniden tahahhütte bulunuyoruz......’ dedi...
Böylece Biden, eski Başkan Reagan’dan bu yana 24 Nisan açıklamasında soykırım sözcüğüne yer veren ikinci Başkan oldu.
Reagan, 1981 yılında soykırım sözcüğünü kullanmıştı.
ABD Kongresi'nin her iki kanadı da 2019 yılında 1915 olaylarını ‘soykırım’ olarak tanımlayan kararları kabul etmişti.
Yeni Başkan, bu açıklamasıyla hem kongrenin kararını tanımış, hem de seçim kampanyası sırasında Ermeni lobilerine verdiği sözü yerine getirmiş oluyor...
Türkiye, kararı tanımadığını açıkladı ve üst düzeyde sert tepki gösterdi...
*
Joe Biden’den önceki Başkanlar Barack Obama ve Donald Trump, ‘Meds Yeghern’ yani ‘Büyük felaket’ terimini kullanmıştı.
Aslında terim doğru ama ’Kimin için Büyük Felaket ?...’ sorusunu sormamız gerek...
*
2010 yılında Erzurum Tepeköy’de Müze Müdürlüğü ve Atatürk Üniversitesi akademisyenlerinin yaptığı bir toplu mezar kazısına katılmıştım.
50 kadar Erkek iskeleti toplu mezarda bulundu…
Kimi kurşunlanmış, kimi hançerlenmişti…
En acısı, belli ki baba oğula ait olduğu anlaşılan birbirine sarılmış iki iskeletti…
Yanlarında silah yoktu ve savunmasızdılar…
Tek suçları bulundukları, doğdukları, doydukları toprağı Vatan bilmeleri ve sahiplenmeleri yanı sıra Türk olmalarıydı.…
Gözü dönmüş Ermeni çetelerinin kurbanı oldular…
Tarihi belgeler ve açılan toplu mezarlar bunu kanıtlıyor…
*
Tepeköy halkından Şamil Şekeroğlu…
12 yakınını Ermeni Çetelerine kurban vermiş…
Kazının yapıldığı yer ona ait…
Eskiden ‘Merek’miş…
İnsanlar oraya doldurulmuş ve katledilmiş…
Şamil Şekeroğlu Tepeköy’den dünyaya haykırıyor;
‘Siyaseti bırakın da gelin Tepeköy’deki bu mezarı görün…’
Yazık ki bu sesi dünyaya duyuramadık...
*
Bu sadece bir toplu mezar... Köyde açılmamış başka mezarlar da var...
Van’da, Bitlis’te, Kars’ta, Iğdır’da, Erzurum’da, Alaca’da, Yanıkdere’de, Tımar’da, Yeşilyayla’da, Gence’de, Hocalı’da ve daha bir çok yerde yaşanan Ermeni Zulmü, 2010 yılında Tepeköy’de gün yüzüne çıkarıldı.
‘SOYKIRIM’ SÖZCÜĞÜNÜ KULLANMANIN MANASI...
Öncelikle ABD-Türkiye ilişkileri bu açıklama ile gözden çıkarılmıştır, bizim de buna göre davranmamız gerekir...
Soykırım’ı tanıma, uluslararası hukuk kuralları açısından bir anlam ifade etmiyor, bağlayıcılığı da yok ancak siyasi açıdan oldukça önem taşıyor.
Bu anlamda parlamentolarından karar çıkaran ülkeler ve uluslararası mahkemeler daha cesaretli davranacaklar, dayanak olarak ABD Başkanının soykırım kararını tanımayı gösterecek ve uluslararası mahkemelerden çeşitli taleplerde bulunacaklar.
Tehlike budur ve dikkatli olmalıyız.
ABD ile sıkıntılı olan siyasi ilişkiler, bu açıklamadan sonra daha derinden zarar görecek.
Teröristleri destekleme, 1.5 milyar dolar ödeyip de alamadığımız F 35’ler... F 35 projesinden çıkarılma ve F 35 üretim projesinde 2 yüze yakın uçak parçasını ürettiğimiz ve uçak üretimine katkı verdiğimiz, üretiminin yarı kalması vs..vs...
ABD’nin S 400 dayatması da cabası...
Nasıl bir müttefikliktir anlayana aşkolsun...
*
1981’den 2021’e değişen pek bir şey yok..
ABD Başkanı Biden’in ne dediğinin önemi de bizim için yok ve sözleri Türkiye için yok hükmünde...
Asıl önemli olan bizim ne yaptığımız...
Haklı davamızı ve 1915 yılındaki tehciri dünyaya sayısız kere anlatmamız gerek.
Tehcir kararları uygulandığında Ermenistan’ın ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni ki kendisi Taşnak Hükümetinin Başbakanıdır.
Ovanes Kaçazçnuni (Hovannes Katchaznouni), Taşnak hareketinin en önemli lideri ve en yetkilisidir...
Kaçaznuni 1923 Nisan ayında Taşnaksutyun Parti’sinin Bükreş’te yapılan Yurtdışı Konferansı’na sunduğu raporda diyor ki;
- Dünya savaşı öncesinde gönüllü silahlı birlikler oluşturmak hataydı.
- Kayıtsız şartsız Rusya’ya bağlanmışlardı.
- Türklerden yana olan güç dengesini hesaba katmamışlardı.
- Tehcir kararı amacına uygundu.
- Türkiye savunma içgüdüsüyle hareket etmişti.
- 1918 sonlarındaki İngiliz işgâli, Taşnaklar’ın umutlarını yeniden kabartmıştı.
- Ermenistan’da Taşnak diktatörlüğü kurmuşlardı.
- Denizden denize Ermenistan projesi gibi emperyalist bir talebe katılmışlar, bu yönde kışkırtılmışlardı.
- Müslüman nüfusu katletmişlerdi.
- Ermeni terör eylemleri, Batı kamuoyunu kazanmaya yönelikti.
- Taşnak yönetimi dışında suçlu aranmamalıydı.
- Taşnak Partisi’nin artık yapacak bir şeyi yoktu; intihar etmeliydi.
Şimdi söyler misiniz kimin için MEDS YEGHERN ?!...
Ve, ‘Soykırımı’ kim uyguladı...
26 Nisan 2021/ Erzurum-Pusula