Gazişehir Gaziantepsor’umuz, son haftalarda oynadığı başarılı oyun formatı ile dikkatleri üzerine çekerken, takımın ivmesi adına en önemli maçlardan bir tanesi olan Fenerbahçe maçı öncesi, geçen hafta analizimde de belirttiğim gibi, herkesten daha umutluydum. Erol Bulut’un bu tip maçlara olan bakış açısından dolayı, bu maçı net bir şekilde kazanacağımızı biliyordum. Hep beraber bakalım, maçta neler olmuş….
Maçın başlama düdüğü ile her iki takım açısından da kaliteli bir maç göreceğimizi düşünmüştüm. Bu sebeptendir ki, takım adına çıkardığım ilk analiz, agresiflik oldu. Sezon başından itibaren bu konuda maçtan maça değişkenlik gösteriyorduk. Maça nasıl başladıysak aşağı yukarı öyle gitti. Sadece kaleyi düşünen, rakibine alan bırakmayan ve oyunu daha iyi okuyan tarafın biz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Fenerbahçe’nin ikinci bölgede genel olarak kurmak istediği ve zaman zaman kurduğu üstünlüğe müsaade etmedik. Sezon başından itibaren taktiksel dizilime en net uyduğumuz maç buydu sanırım. 4-2-3-1’i bu kadar net oynadığımıza hiç şahit olmamıştım. Takım, kaymaları çok iyi oynadı. Gole kadar verdiğimiz pozisyon yok. Gole de çok takılmamak gerek. Bu oyunu oynamak için savunma çizgimizin önde olması gerekiyor. Ön alandaki baskıyı daha rahat yapabildiğimizi gördüğüm için mutluyum. Oyunun her iki bölgesini iyi savunduğumuzu düşünüyorum. İkinci yarıya başlarken aynı formatta devam ettiğimiz için mutluyum. Bu durumun en büyük etmenlerinden bir tanesi ise Gaziantepspor taraftarı…. Takım bu sezon ilk defa, bu kadar seyircinin önünde oynadı. Farkı görüyorsunuz…. Erol Bulut ‘’Fenerbahçe’nin zaaflarından yararlanacağız’’ dedi. Maç boyu yaptığımız en büyük işlerden bir tanesi Szalai ve Min Jea’ye baskı yapmak oldu. Fenerbahçe ise, bu durumun içinden çıkamadı. Trabzonspor maçından itibren takıma oturan en güzel şeylerden bir tanesi de skor ne olursa olsun oyun şablonundan vazgeçmemesi. Üstelik bu oyunu, Maxim bu maç devrede değilken yaptık. Takımın buna adapte olması güzel bir durum. Genel olarak, maçı hak eden tarafın biz olduğunu söylemeliyim. İnişli çıkışlı bir grafiğimiz olsa da bu tip galibiyetler takımlara zaman zaman başka bir motivasyon getirir. Sürecin çok iyi devam edeceğini düşünüyorum. Hocanın kafasında belli bir şablon var, ve bu şablonun oturması zaman alacak. Oturduğu zaman ise, hangi oyuncu gelmiş, gitmiş anlamayacağız bile. Devre arasına kadar iyi bitirip, takviyeler ile bu işin sonunu göreceğimizi, seneye Avrupa’da olacağımızı düşünüyorum. Sizce, takım ne yapacak?
