Konuyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulunan Yılmazkaya, geçici olan Özel İletişim Vergisinin, AKP hükümetiyle kalıcı hale getirilmesini eleştirerek, bu verginin biran önce kaldırılması gerektiğini vurguladı.
“Özel İletişim Vergisi biran önce kaldırılmalıdır” diyen Yılmazkaya, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi;
“Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan ve 17 Ağustos 1999 depreminden sonra yaşanan felaketin yaralarının sarılması için geçici olarak uygulamaya konulan Özel İletişim Vergisi’ni (ÖİV) 2003’te kalıcı hale getiren iktidar, 19 yıldır deprem vergisi olarak toplanan milyarlarca liranın hesabını vermediği gibi, Cumhurbaşkanı’nın yayınladığı son kararla salgının bedelini yine halkın sırtına yükledi.
Yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla elektronik haberleşme işletmeciliği kapsamındaki hizmet türlerinde (konuşma, mesajlaşma, internet gibi alanlarda) verginin arttırılması özellikle bu pandemi sürecinde iletişimin ve internetin öneminin çok arttığı bir dönemde yüzde 33 gibi yüksek bir oran ne vicdani ne de ahlakidir.
İnsanların evlerine kapandığı, öğrencilerin uzaktan eğitimle, işyerlerinin e-ticaretle internet üzerinden ayakta kalabildiği bu salgın sürecinde, Özel İletişim Vergisi’nin bu kadar arttırılması halka, öğrenciye, öğretmenlere, gençlere, topluma kötülüktür ve bu düpedüz fırsatçılıktır.
Saray Hükümeti halkın canıyla uğraştığı bu dönemde cep telefonu ve internet dışında insanların iletişiminin olmadığı bu pandemi koşullarının yarattığı çaresizliği istismar ederek salgın fırsatçılığı çeviriyor!” dedi.
Dünyada ve Avrupa’da En Pahalı İnternet ve GSM İletişimi Olan Ülkelerin Başında Türkiye Geliyor
Yılmazkaya, “Zaten operatörler tarafından yılbaşında, internet ve cep telefonu tarifelerine yapılan yüzde 20 düzeyindeki zam henüz yürürlüğe girmişken, şimdi ÖİV artışıyla yeni bir zam daha internet ve cep telefonu faturalarına yansıtılacak.
Halka yardım etmesi, destek vermesi gereken iktidar bu kararla, böylesi zor bir dönemde kendisine milyarlarca liralık ilave bir kaynak yaratmaktadır. Korona salgınının yaşandığı bu zorlu süreçte iktidarın gözünde halkın, gençlerin, işyerlerinin, çalışanların hiçbir değerinin olmadığının, onları sömürü aracı olarak gördüğü apaçık ortadadır.
Halen dünyada ve Avrupa’da en pahalı internet ve GSM iletişimi olan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Pek çok ülke salgında interneti ücretsiz, cep telefonu faturalarını indirimli hale getirirken, iktidarın yaptığı yüksek vergi artışı vatandaşı sömürmekten başka bir şey değildir. Bu zorlu süreçte insanların, toplumun yegâne iletişim ve dünyayla bağ kurma gereksinimini karşılayan iki temel unsur internet ve cep telefonudur. Ama görünen o ki; işsiz, aşsız, iletişimsiz, olarak yaşamakta zorlanan milyonların üstüne ilave yükler bindiren İktidar, salgın sürecinde kullanımı zorunlu olarak artan internet, GSM, dijital iletişim kullanımından daha fazla vergi alarak, kaynak arayışına girerken diğer yandan da interneti iletişimi dünyada en pahalı hale getirerek bilgi edinmeyi, sosyal medya kullanımını engellemeye çalışmaktadır.
Özellikle salgın döneminde, pek çok vergi ertelenirken, internet ve iletişimde vergi artışına gidilmesi, çocukların ve gençlerin başta olmak üzere, öğretmenlerin, eğitmenlerin, iş insanlarının haberleşme özgürlüğüne en büyük darbedir. Şu dönemde bırakınız vergi artışını; internet ve iletişim noktasında bilgisayara erişemeyen çocuklara, gençlere, öğretmenlere KDV’siz, ÖTV'siz, ÖİV’siz imkânlar sağlanmalı ve geçici olarak getirilen ve de kalıcı hale getirilen Özel İletişim Vergisi biran önce kaldırılmalıdır” ifadelerini kullandı.
