Kadınların haklarına geçmişten bu yana önem vermiş olan ülkemizde son yıllarda kadın erkek fırsat eşitliğinin pekiştirilmesi ve kadın haklarının geliştirilmesi konusunda çok önemli adımlar atılmıştır. Bu bağlamda anayasanın 10.maddesine “Kadın ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” ibaresi eklenmiştir.
Bir memleketin, nüfusunun yarısını oluşturan kadınların gücünü kullanmaksızın refaha ulaşılabilmesi ve sürdürülebilir bir kalkınmayı sağlaması mümkün değildir. Emeğin, bereketin ve üretimin sembolü kadınlarımızın daha fazla güçlenmesi, kalkınmanın öznesi olması gerektiği inancındayım.
Bugün kadınlarımızın yaşadığı en büyük sorun, hepimizi derinden üzen kadına yönelik şiddettir. Şiddetin hiçbir türü insanlık onuruyla bağdaşmazken kadına yönelik şiddet asla tasvip edilemez. Alınan adli tedbirler ve güvenlik önlemlerine rağmen devam eden kadına yönelik şiddetin son bulması için toplumun tüm kesimlerine önemli görevler düşmektedir.
Bu düşüncelerle, şehit ve gazi yakını kadınlarımız başta olmak üzere sevginin, fedakârlığın, vakarın sembolü olan tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü en kalbi duygularla kutluyor, onları sevgi ve saygıyla selamlıyorum.