Araştırmacı İbrahim Alisinanoğlu, Manisa Tarzanı olarak bilinen Ahmeddin Carlak'ın Kurtuluş Savaşı döneminde Gaziantep ve Kilis bölgelerinde savaştığını belirtti.
ANTEP-KİLİS'TE DE SAVAŞMIŞ
Manisa Tarzanı'nın bu savaşta gösterdiği yararlılıktan dolayı Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası ile onurlandırıldığını ifade eden Alisinanoğlu, "Ahmeddin Carlak, Birinci Dünya Savaşı'na, ardından da Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşı'na bir nefer olarak katıldı. Kurtuluş Savaşı'ndan hemen önce, Kafkas Cephesi'nde Kâzım Karabekir Paşa'nın komutası altında er olarak olarak görev aldı. Kurtuluş Savaşı sırasında GAZİANTEP ve KİLİS cephelerinde savaşmış olup. Bu savaşta gösterdiği yararlılıktan dolayı Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası ile onurlandırıldı Harpten sonra yaşamını doğa ve ağaç sevgisine adamış, bu sayededir ki İstiklal Savaşı sırasında yanan Manisa, birkaç yıl içinde yemyeşil olmuştur. Dürüstlüğü, çalışkan olmayı her şeyin üstünde tuttu. Manisa Tarzanı 31 Mayıs 1963 tarihinde gözlerini yaşama yumdu. Görkemli bir cenaze töreniyle çok sevdiği Manisa'da toprağa verildi" dedi.
KERKÜK TÜRKLERİNDEN
Ahmeddin Carlak'ın kimliğiyle ilgili de bilgiler veren Araştırmacı İbrahim Alisinanoğlu'un aktardıkları şöyle:
"Cumhuriyet öncesi, "Ahmet Bedevî" adıyla bilinen, Cumhuriyet dönemi resmî kayıtlarına göre ise asıl adı "Ahmeddin Carlak" olan ve Manisa'da yaptığı yeşillendirme, ağaç dikme çalışmaları, çevreciliği ve yaz kış sadece bir şort ile Manisa sokaklarında dolaşması nedeniyle Manisa Tarzanı olarak da bilinen kişidir .1899 yılında Bağdat'a yaklaşık 100 km. uzaklıktaki Samara kentinde (ırak) doğmuş Kerkük Türklerindendir."
Alisinanoğlu'nun verdiği bilgilere göre Ahmeddin Carlak, sevdiği bir kızla düğün hazırlıkları yaparken Birinci Dünya Savaşı çıkmış. "Gençliğinde bir eğlence sırasında, iri siyah gözlü, güzeller güzeli bir kıza rastlar. Kızı görür görmez âşık olur. Bu kız, Türkmen kabile reisi Şeyh Tahir'in kızı Meral'dir" diyen Alisinanoğlu, Carlak'ın düğünü bırakıp asker olup cepheye koştuğunu belirtti.
SEVGİLİSİ KOLLARINDA ÖLDÜ
Alisinanoğlu şöyle devam etti:
"Yalnız ne var ki Türkiye ve müttefikler, savaşı kaybetmişlerdi. Tarzan buna çok üzüldü. Hindistan'a geçti. İnsan görmemiş ormanlarda yaşadı, diyar diyar dolaştı. Bir gün İran'ın ahalisi, güzel bir Türk beldesi olan Rumi'ye geldi. Rastladığı bir Türk'ten nişanlısının kabilesini sorduğunda, onların İran'ın doğusunda Gver yaylalarına gittiğini öğrendi. Günlerce aç, susuz... Sevdiği kızın hayali ile gece gündüz yürüdü ve Şeyh Tahir'in kabilesini buldu. Nişanlısı Meral ile karşılaştığında dünyalar onun olmuştu. Düğün hazırlıklarına başlanıldı. Tam o sırada Tarzan bir İran gazetesinde , Mustafa Kemal Paşa adında bir milli kahramanın mücadeleye giriştiğini okudu. Artık onun, İran ovalarında geçirilecek boş vakti yoktu. Savaşa katılmak üzere gönüllülerle yola çıktı. Meral'i de savaşa götürüyordu ki, sarp bir kayalıktan geçerken,kızın ayağı kaydı ve uçuruma yuvarlandı. Manisa Tarzanı kollarının arasında son nefesini veren sevgilisinin acısını yüreğinde dağlayıp, savaşa koştu."
ANTEP-KİLİS'TE DE SAVAŞMIŞ
Manisa Tarzanı'nın bu savaşta gösterdiği yararlılıktan dolayı Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası ile onurlandırıldığını ifade eden Alisinanoğlu, "Ahmeddin Carlak, Birinci Dünya Savaşı'na, ardından da Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşı'na bir nefer olarak katıldı. Kurtuluş Savaşı'ndan hemen önce, Kafkas Cephesi'nde Kâzım Karabekir Paşa'nın komutası altında er olarak olarak görev aldı. Kurtuluş Savaşı sırasında GAZİANTEP ve KİLİS cephelerinde savaşmış olup. Bu savaşta gösterdiği yararlılıktan dolayı Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası ile onurlandırıldı Harpten sonra yaşamını doğa ve ağaç sevgisine adamış, bu sayededir ki İstiklal Savaşı sırasında yanan Manisa, birkaç yıl içinde yemyeşil olmuştur. Dürüstlüğü, çalışkan olmayı her şeyin üstünde tuttu. Manisa Tarzanı 31 Mayıs 1963 tarihinde gözlerini yaşama yumdu. Görkemli bir cenaze töreniyle çok sevdiği Manisa'da toprağa verildi" dedi.
KERKÜK TÜRKLERİNDEN
Ahmeddin Carlak'ın kimliğiyle ilgili de bilgiler veren Araştırmacı İbrahim Alisinanoğlu'un aktardıkları şöyle:
"Cumhuriyet öncesi, "Ahmet Bedevî" adıyla bilinen, Cumhuriyet dönemi resmî kayıtlarına göre ise asıl adı "Ahmeddin Carlak" olan ve Manisa'da yaptığı yeşillendirme, ağaç dikme çalışmaları, çevreciliği ve yaz kış sadece bir şort ile Manisa sokaklarında dolaşması nedeniyle Manisa Tarzanı olarak da bilinen kişidir .1899 yılında Bağdat'a yaklaşık 100 km. uzaklıktaki Samara kentinde (ırak) doğmuş Kerkük Türklerindendir."
Alisinanoğlu'nun verdiği bilgilere göre Ahmeddin Carlak, sevdiği bir kızla düğün hazırlıkları yaparken Birinci Dünya Savaşı çıkmış. "Gençliğinde bir eğlence sırasında, iri siyah gözlü, güzeller güzeli bir kıza rastlar. Kızı görür görmez âşık olur. Bu kız, Türkmen kabile reisi Şeyh Tahir'in kızı Meral'dir" diyen Alisinanoğlu, Carlak'ın düğünü bırakıp asker olup cepheye koştuğunu belirtti.
SEVGİLİSİ KOLLARINDA ÖLDÜ
Alisinanoğlu şöyle devam etti:
"Yalnız ne var ki Türkiye ve müttefikler, savaşı kaybetmişlerdi. Tarzan buna çok üzüldü. Hindistan'a geçti. İnsan görmemiş ormanlarda yaşadı, diyar diyar dolaştı. Bir gün İran'ın ahalisi, güzel bir Türk beldesi olan Rumi'ye geldi. Rastladığı bir Türk'ten nişanlısının kabilesini sorduğunda, onların İran'ın doğusunda Gver yaylalarına gittiğini öğrendi. Günlerce aç, susuz... Sevdiği kızın hayali ile gece gündüz yürüdü ve Şeyh Tahir'in kabilesini buldu. Nişanlısı Meral ile karşılaştığında dünyalar onun olmuştu. Düğün hazırlıklarına başlanıldı. Tam o sırada Tarzan bir İran gazetesinde , Mustafa Kemal Paşa adında bir milli kahramanın mücadeleye giriştiğini okudu. Artık onun, İran ovalarında geçirilecek boş vakti yoktu. Savaşa katılmak üzere gönüllülerle yola çıktı. Meral'i de savaşa götürüyordu ki, sarp bir kayalıktan geçerken,kızın ayağı kaydı ve uçuruma yuvarlandı. Manisa Tarzanı kollarının arasında son nefesini veren sevgilisinin acısını yüreğinde dağlayıp, savaşa koştu."