Ankara
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gölbaşı Vilayetler Evi'nde düzenlenen "Üniversiteler Afet ve Acil Durum Araştırma ve Uygulama Merkezleri Değerlendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, afet yönetiminde önemli bir mesafe alındığını söyledi.
Elazığ ve Malatya depremlerinde, Türkiye Afet Müdahale Planı'nın devreye girdiğini ifade eden Soylu, son yıllarda yaşanan depremleri, selleri ve orman yangınlarını hatırlattı. Afet anlarında bölgelere yaptığı ziyaretleri ve incelemeleri anlatan Soylu, uzun süre bölgelerde kalarak, yapılması gerekenlerin tamamını planladıklarını, yaşanan endişeyi umuda çevirmek için çaba gösterdiklerini dile getirdi.
Köyceğiz'deki orman yangının ardından helikopterde bulunduğu sırada Kastamonu Bozkurt'ta yaşayan ve kendisini tanıyan bir kişinin cep telefonuyla arayarak, "Çocuklarımla çatıda kaldık kurtarın bizi" dediğini aktaran Soylu, hemen bu bölgeye gittiğini, gerekenlerin yapıldığını anlattı.
Soylu, Türkiye'nin başka ülkelere de yardımlar yaptığını, Hırvatistan'daki depremin ardından bir konteyner kent kurulduğunu bildirdi.
"İl Risk Azaltma Planlarını yaptık"
Afet konusunu gündemde tutmaya yönelik bir anlayış sergilediklerini vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
"İl Risk Azaltma Planlarını yaptık. Bizim için İl Risk Azaltma Planlarının yapılma tarihi 2024'tü. Biz bunu 2021'e çektik. 2021'in altıncı ayında Kahramanmaraş'la başladık. İyi bir koordinasyon ve organizasyon kurduk. Şu saat itibarıyla İstanbul'da taslağı bitti, toparlanması yapılıyor. 81 ildeki endüstriyel ve doğal afetler dahil olmak üzere bütün afetlerle ilgili illerin İl Risk Azaltma Planları gerçekleştirildi. Şimdi Türkiye Afet Risk Azaltma Planı 2022 yılı başı itibarıyla başlayacak. Bu hafta pazartesi itibarıyla adımlar atılacak ama 2022'nin başı itibarıyla başlayıp 2022'nin en kısa yapabileceğimiz dönem içerisinde de sona erdirilecek."
Soylu, bu planların şehrin tüm sistemine hakim olunmasına ve yol haritası çıkarılmasına katkı sunacağını belirtti.
Afet konusunda üniversitelerle yapılan iş birliklerine de değinen Soylu, yenilenmiş Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ile Türkiye Deprem Tehlike Haritası'nın da akademisyenlerle gerçekleştirildiğini ifade etti.
Araştırma ve geliştirme projelerine verilen destekleri anlatan Soylu, son 2 yılda yönetilen afet süreçlerine önemli ve ciddi sınavlar verildiğine vurguladı.
Soylu, afetlerin ardından "Allah devletimize zeval vermesin" söyleminin dile getirildiğini belirtti.
İçişleri Bakanı Soylu, "Afet riski bakımından Japonya'yız. Afetle mücadele, afete hazırlık ve afet bilinci bakımından da Japonya yolunda olmalıyız. Çok mesafe aldık ama hala yürüyecek yolumuz var." dedi.
Afet konusunda koordinasyonu yüksek bir yönetim ortaya koymaya gayret gösterdiklerini ifade eden Soylu, yeni toplanma alanları oluşturulduğunu hatırlattı.
Bakan Soylu, afetin bir fırsat olmadığını ancak afet sonrası yapılacakların ise bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Terör ve asayiş meseleleriyle ilgilenilirken afet konusunun da kenara konulacak bir husus olmadığını vurgulayan Soylu, afetlerin yanı sıra başka konularla ilgili de çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.
Süleyman Soylu, dün gece saatlerinde kadına yönelik şiddetle ilgili bir toplantı yapıldığını, 2022 yılı başlamadan veya yıl başladıktan hemen sonra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının liderliğinde yeni bir perspektifin, 2022'de neler yapılacağının ortaya konulacağını belirtti.
"Macaristan-Romanya kapısına da 25 arkadaşımızı göndereceğiz"
Bakan Soylu, Türk polisinin Macaristan sınır kapılarında görev yapmasına ilişkin, "Dün akşam itibarıyla Macaristan, Romanya ile anlaştı. Macaristan-Romanya kapısına da 25 arkadaşımızı göndereceğiz. İlk operasyonu dün yaptılar, hem göçmen kaçakçısı hem uyuşturucu yakaladılar. Böyle bir adım gerçekleştirdik." ifadelerini kullandı.
Dünyanın salgın, göç, enerji ve ekonomik krizle karşı karşıya kaldığını dile getiren Soylu, bu sorunların küresel sorunlar olduğuna işaret etti. Süleyman Soylu, yaşanan problemlere karşı dünyanın küresel çözüm ve rehberlik öneremediğini bildirdi.
Bakan Soylu, göç konusunda ise şunları kaydetti:
"21. asrın başından itibaren, Afganistan'da oluşan meselenin, bütün dünyaya yakıcı etki ortaya koyacağı belli değil mi? Belli. Meselenin yerinde çözümüne yönelik etki ortaya koyabildiler mi, çözüm ortaya koyabildiler mi? Hayır. Meseleyi, Türkiye-Yunanistan, Türkiye-Suriye, Türkiye-İran sınırında sıkıştırdılar. Göç meselesini bir sınır meselesi olarak minimize etmeye çalıştılar. Bizden uzak dursun da nasıl durursa dursun gibi bir 'mış' gibi yaparak çözüm üretmeye çalıştılar. Bana alınıyorlar, Angelina Jolie fotoğrafıyla göç meselesini dünyada çözmeye çalıştılar. Yıllardır söylüyoruz, tekrar söylüyoruz, göç meselesi dünyada yeni başladı."
Süleyman Soylu, çözümün bölgesel ve ülkeler arası güçlü ilişkilerden geçtiğini belirtti.
Türkiye'nin kendisini küresel örgütlere teslim etmediğini söyleyen Soylu, Türkiye'nin küresel örgütlerin ilgisizliğini kurduğu ikili ilişkilerle bertaraf etmeye çalışan bir politika oluşturduğunu aktardı.
İçişleri Bakanı Soylu, Türkiye'nin ilgi alanlarını etki alanlarına dönüştüren bir ülke haline geldiğini vurguladı.
"Bize Cumhuriyet'in birinci asrını emanet ettiler" diyen Soylu, bu asırda yetişenlerin de Cumhuriyet'in ikinci asrını gelecek nesillere bırakacağını sözlerine ekledi.
"Farklı afet türlerine yönelik çalışma yapılıyor"
Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Yunus Sezer de 43 üniversitede 45 araştırma ve uygulama merkezinin bulunduğunu, bunun da bir zenginlik olduğunu söyledi.
Birden çok afetin aynı anda yaşandığı coğrafyada bulunulduğunu ifade eden Sezer, iklim değişikliğiyle hortum, fırtına ve orman yangınlarıyla karşı karşıya kalındığını vurguladı.
Afetler konusunda zengin bir bilimsel birikime sahip olunduğunu belirten Sezer, Deprem Yönetmeliğinin güncellenmesinde üniversitelerle çalışıldığını bildirdi.
Yunus Sezer, afet riskinin azaltılmasına yönelik de çok sayıda çalıştay düzenlendiğini, araştırma ve uygulama merkezlerinde farklı afet türlerine yönelik çalışmalar yapıldığını sözlerine ekledi.
Programa İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, bazı üniversitelerin rektörleri ile araştırma ve uygulama merkezleri başkanları katıldı.
