Sergi açılışında konuşan ressam Düzgün, Gaziantep’te sergi açmasına ev sahipliği yapan Sanko Ailesine çok teşekkür ettiğini söyledi.
Ankara’da bulunan atölyesinde sanat çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Düzgün, “Şimdiye kadar 44 kişisel sergi açtım. 45 yıllık sanat hayatımda 45’inci sergimi açmamın mutluluğunu yaşıyorum. İlk açtığım sergimin heyecanını bugün de hissediyorum. Sergime katılan Gaziantepli sanatçı ve sanatseverlere teşekkür ederim” dedi.
Resim çalışmalarının çocukluk yıllarında başladığını anlatan Düzgün, sanatın insanlık için büyük bir ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı.
“Bundan dolayı sürekli sanat diyorum. İnsanımı ve insanları seviyorum. Resimlerimde figüratif kompozisyonlar yapmamın sebebi budur” diyen Düzgün, şöyle devam etti:
“Belki de zor olanı seçtim. Uzun yıllardır Türk resim sanatında kadın konusunu işliyorum. 20 yıldan bu yana kadın konusunu resmediyorum. Kadın konusu denildiğinde Ali Düzgün adı akla gelsin diye aynı konuyu işliyorum. Sosyolojik olarak kent ve kırsal kadınlarını kompoze ediyorum. Fazla hikâye yüklemiyorum. Ülkemin bir sanatçısı olarak sorumluluk duyarak çalışıyorum. Resimlerime ‘Kentsel Dönüşüm’ adını verdim. Diğer anlamda kültürel değişimdir. Sonuçta bizim insanımız. Her anlamda sahip çıkmak gerekir.
Ağırlıklı olarak tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle resim yapıyorum. Sanatın yaygınlaştırılması için herkesin üzerine düşen görevi iyi yapması lazım. Sanatçı yaşadığı toplumun tanığıdır. Dönemin kültürel belleğidir. Görevi görsel olarak doğru okumak ve aktarmaktır. Bu konuda ne kadar bilinçli olmam gerekiyorsa o kadar çok çalışıyorum. Bir akademisyen titizliğiyle sanat çalışmalarımı sürdürüyorum. Sağlam bir desen ve kompozisyon elemanlarını gergef işler gibi işliyorum. Sıradan bir resmi hiç kabullenmedim. Hep iyinin ve güzelin peşinde çalışmalarımı sürdürdüm.”
Bir sanatçıya resim yapmayın demenin “ölün” demekle eşdeğer olduğunu kaydeden Düzgün, “Gazi Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde yıllarca görev yaptım. Çokça resim öğretmenin ve akademisyen ressamın yetişmesinde emeğim oldu. Bu yıl emekli oldum. Tabi sanatçının emeklisi olmaz. Ankara’da özel atölyemde sanat çalışmalarımı devam ettiriyorum” diye konuştu.
Konuşmalardan sonra, Sanatçı Düzgün’ün Gazi Üniversitesi’nden öğrencisi emekli resim öğretmeni Zühal Başar’ın kızı, Gaziantep Bilim Sanat Merkezi Resim öğretmeni Selcen Kalkan, SANKO Holding tarafından bastırılan ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nin bilimsel yayını olan “Belkıs Zeugma ve Mozaikleri” isimli bilimsel yayını sanatçı Dr. Ali Düzgün’e taktim etti.
Sergi açılışına, Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Halil Çiçek, Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Üyesi Murat Köylüoğlu, Sanko Park AVM İşletme Müdürü Taner Neng, sanatçılar ve sanatseverler katıldı.
Düzgün’ün 40 eserinin yer aldığı sergisi Sanko Sanat Galerisi’nde, 3 Kasım’a kadar her gün 10.00 – 22.00 saatleri arasında gezilebilecek.
ALİ DÜZGÜN
Elazığ’da 1954 yılında doğan Düzgün, 1972’de Tunceli İlk öğretmen Okulu’ndan, 1977 yılında Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Eğitimi Bölümünden mezun oldu. 1980 yılında mezun olduğu bölüme öğretim görevlisi ve müdür yardımcısı olarak atandı. 1987’de Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. 1989 yılında “Sanatta Yeterlilik” aldı.
Düzgün, 1990’da master eğitimini tamamladı, 1994 yılında doktora diploması aldı. 1994-2002 yıllarında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü ve Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm Başkanlığı yaptı. 1995-1998 yılları arasında Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini üstlendi. 2002-2008 yılları arasında Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Uygulamalı Sanatlar Eğitimi Bölümü, Mesleki Resim Ana Bilim Dalı öğretim üyeliği yaptı.
2008-2017 yılları arasında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Eğitimi Bilim Dalı’nda öğretim üyeliği yaptı. 2017 yılında emekliye ayrıldı. Binden fazla karma sergiye, onlarca uluslararası çalıştaya katıldı. Birçok ödül ve başarı belgesi bulunan sanatçının yurtiçi ve yurtdışı müzelerde eserleri yer alıyor.
Ankara’da bulunan atölyesinde sanat çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Düzgün, “Şimdiye kadar 44 kişisel sergi açtım. 45 yıllık sanat hayatımda 45’inci sergimi açmamın mutluluğunu yaşıyorum. İlk açtığım sergimin heyecanını bugün de hissediyorum. Sergime katılan Gaziantepli sanatçı ve sanatseverlere teşekkür ederim” dedi.
Resim çalışmalarının çocukluk yıllarında başladığını anlatan Düzgün, sanatın insanlık için büyük bir ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı.
“Bundan dolayı sürekli sanat diyorum. İnsanımı ve insanları seviyorum. Resimlerimde figüratif kompozisyonlar yapmamın sebebi budur” diyen Düzgün, şöyle devam etti:
“Belki de zor olanı seçtim. Uzun yıllardır Türk resim sanatında kadın konusunu işliyorum. 20 yıldan bu yana kadın konusunu resmediyorum. Kadın konusu denildiğinde Ali Düzgün adı akla gelsin diye aynı konuyu işliyorum. Sosyolojik olarak kent ve kırsal kadınlarını kompoze ediyorum. Fazla hikâye yüklemiyorum. Ülkemin bir sanatçısı olarak sorumluluk duyarak çalışıyorum. Resimlerime ‘Kentsel Dönüşüm’ adını verdim. Diğer anlamda kültürel değişimdir. Sonuçta bizim insanımız. Her anlamda sahip çıkmak gerekir.
Ağırlıklı olarak tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle resim yapıyorum. Sanatın yaygınlaştırılması için herkesin üzerine düşen görevi iyi yapması lazım. Sanatçı yaşadığı toplumun tanığıdır. Dönemin kültürel belleğidir. Görevi görsel olarak doğru okumak ve aktarmaktır. Bu konuda ne kadar bilinçli olmam gerekiyorsa o kadar çok çalışıyorum. Bir akademisyen titizliğiyle sanat çalışmalarımı sürdürüyorum. Sağlam bir desen ve kompozisyon elemanlarını gergef işler gibi işliyorum. Sıradan bir resmi hiç kabullenmedim. Hep iyinin ve güzelin peşinde çalışmalarımı sürdürdüm.”
Bir sanatçıya resim yapmayın demenin “ölün” demekle eşdeğer olduğunu kaydeden Düzgün, “Gazi Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde yıllarca görev yaptım. Çokça resim öğretmenin ve akademisyen ressamın yetişmesinde emeğim oldu. Bu yıl emekli oldum. Tabi sanatçının emeklisi olmaz. Ankara’da özel atölyemde sanat çalışmalarımı devam ettiriyorum” diye konuştu.
Konuşmalardan sonra, Sanatçı Düzgün’ün Gazi Üniversitesi’nden öğrencisi emekli resim öğretmeni Zühal Başar’ın kızı, Gaziantep Bilim Sanat Merkezi Resim öğretmeni Selcen Kalkan, SANKO Holding tarafından bastırılan ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nin bilimsel yayını olan “Belkıs Zeugma ve Mozaikleri” isimli bilimsel yayını sanatçı Dr. Ali Düzgün’e taktim etti.
Sergi açılışına, Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Halil Çiçek, Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Üyesi Murat Köylüoğlu, Sanko Park AVM İşletme Müdürü Taner Neng, sanatçılar ve sanatseverler katıldı.
Düzgün’ün 40 eserinin yer aldığı sergisi Sanko Sanat Galerisi’nde, 3 Kasım’a kadar her gün 10.00 – 22.00 saatleri arasında gezilebilecek.
ALİ DÜZGÜN
Elazığ’da 1954 yılında doğan Düzgün, 1972’de Tunceli İlk öğretmen Okulu’ndan, 1977 yılında Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Eğitimi Bölümünden mezun oldu. 1980 yılında mezun olduğu bölüme öğretim görevlisi ve müdür yardımcısı olarak atandı. 1987’de Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. 1989 yılında “Sanatta Yeterlilik” aldı.
Düzgün, 1990’da master eğitimini tamamladı, 1994 yılında doktora diploması aldı. 1994-2002 yıllarında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü ve Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm Başkanlığı yaptı. 1995-1998 yılları arasında Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini üstlendi. 2002-2008 yılları arasında Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Uygulamalı Sanatlar Eğitimi Bölümü, Mesleki Resim Ana Bilim Dalı öğretim üyeliği yaptı.
2008-2017 yılları arasında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Eğitimi Bilim Dalı’nda öğretim üyeliği yaptı. 2017 yılında emekliye ayrıldı. Binden fazla karma sergiye, onlarca uluslararası çalıştaya katıldı. Birçok ödül ve başarı belgesi bulunan sanatçının yurtiçi ve yurtdışı müzelerde eserleri yer alıyor.
