24-02-2015 11:46
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bir otelde gerçekleştirilen toplantıda yaptığı konuşmada, herkesin ön yargılardan arınarak, “önce insan” diye bakması gerektiğini söyledi.
Kalkınma, büyüme, zenginleşme hamlesinde insanın merkeze alınması gerektiğine vurgu yapan Şahin, “Her türlü ayrımcılığı reddetmemiz, her türlü kutuplaşmayı yok etmemiz gerekiyor” dedi.
Mersin’de üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın öldürülmesiyle beraber bütün vicdanların ses çıkardığına dikkati çeken Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Özgecan ile beraber bir zihinsel devrim de yaşanmaktadır. Bir çocuktan, bir gençten, bir katil, bir cani nasıl çıkabiliyor. Bunun bir sonuç olduğunu, bir insanın nasıl tanımadığını, bilmediği birine nasıl bu kadar zarar verebileceğini, artık insanlar sorguluyor. O zaman diyor ki, ‘Bu bir sonuçsa bu bir hastalık. Aynen koruyucu, önleyici hekimlik gibi bu olmasın diye neler yapılması gerekiyor. Eğitim hayatımızdan anne ve babalarımızın eğitimine, doğuştan her kademede gençlerimizi, çocuklarımızı nasıl yetiştiriyoruz, nedir bunun sonucu, ne yapmamız gerekiyoru çok iyi değerlendirip, kendimizi bu teraziden geçirmemiz ve buradan çıkan sonuçları da sonuna kadar takip etmemiz gerekiyor.”
YEREL YÖNETİMLERİN BAKIŞ AÇISI
Kadınsız demokrasi ve kalkınma olmayacağını ifade eden Şahin, zamanın ruhunu yakalamak için dünyadaki gelişmelerin takip edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Toplumun yarısının aklını, potansiyelini, kabiliyetini, kapasitesini yok sayılması halinde hiçbir hedefe ulaşılamayacağına vurgu yapan Şahin, “O yüzden bütün dezavantajlı grupların, önündeki dezavantajları kaldırıp onları da kalkınmanın bir parçası yapmamız, her ne kadar bir kadın olarak bizim için duygusal bir şey olsa bile bir o kadar akıllı ve bir o kadar da olmazsa olmazımızdır” diye konuştu.
Yerel yönetimin bakış açısının çok önemli olduğunu belirten Şahin, iş dünyasında kadının çoğalması için eğitimin önemine dikkat çekti.
Gaziantep’te 4 üniversite bulunduğunu toplamda 52 bin öğrencinin eğitim gördüğünü vurgulayan Şahin, bunlardan 23 binin kız çocuğu olduğuna vurgu yaptı. Kızların okuma oranını artırmak için Büyükşehir Belediyesi olarak gereken desteği verdiklerini dile getiren Şahin, üniversiteyi bitiren kızların yüzde 70’nin istidamın içerisinde olduğunu kaydetti.
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı da Özgacan’ın başına gelenlerin kadına bakışın toptan değişmesi gerektiğini ortaya koyduğunu söyledi.
Hangi inançtan, siyasi görüşten, etnik kökenden olursa olsun, birbirleriyle eşit haklara sahip karşılıklı sevgi ve saygıyla bir arada yaşayan ruh sağlığı sağlam gençleri yetiştirmeyi hedeflemek gerektiğine işaret eden Sabancı, “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin gelişmesi için önce toplumdaki yerleşik korkuları yenmek, güvensizlikleri yıkmak, bu konuya seferberlik anlayışı içinde yaklaşmamız ve hepimizin görev yapması gerekiyor. Evrensel insan hakları değerleriyle, sivil toplum örgütlerinin katılımıyla kızların ve kadınların insan haklarının korunması için kalıcı çözümler üretmeliyiz” şeklinde konuştu.
KADINLAR MECLİSTE DAHA FAZLA YER ALMALI
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin ortak programdaki toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme çalışmaları kapsamında pilot belediye olduğunu ifade eden Sabancı, yerel yönetimlerin bütçelerini toplumsal cinsiyet bakış açısıyla hazırlamalarının kadınların hayatında önemli bir fark yaratacağını aktardı.
Büyükşehir Belediyesi’nin Fatma Şahin öncülüğüne bütçelerin cinsiyete duyarlı biçimde yapılması için “Takip Birimi” kurduğunu aktaran Sabancı, kadınlara ve siyasi partilere, kadınların mecliste daha fazla yer almaları için çağrıda bulundu.
BM Mukim Koordinatörü ve BM Kadın Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye temsilcisi Ingibjorg Gisladottir ise kadın biriminin, kadını güçlendirmeyi ve eşitliği sağlamayı amaçladığını vurguladı.
Toplumsal cinsiyetin önemli bir konu olduğunu belirten Gisladottir, yerel yönetimlerin toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini ortadan kaldıracak tedbirleri en etkili biçimde alabilecek konumda olduklarına dikkati çekti.
Yerel yönetimlerin uluslararası sözleşmelerin ve anlaşmaların uygulanmasında da kilit rol ve sorumluluklara sahip olduğunu kaydeden Gisladottir, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemenin Türkiye’de tam olarak oturmadığını ifade etti.
BM Mukim Koordinatörü ve UNDP Mukim Temsilcisi Kamal Malhotra da Türkiye’de her yaşta kadının risk altında olduğunu söyledi.
Dünyanın kadınlar için daha güvenli olmasının önemini anlatan Malhotra, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemenin pilot belediye seçilen Gaziantep, Eskişehir ve Edirne belediyelerinde uygulandığını kaydetti.
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan da bir konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından, Birleşmiş Milletler Kadınların İnsan Haklarının Geliştirilmesi Ortak Programı ile ilgili panel düzenlendi.
Kalkınma, büyüme, zenginleşme hamlesinde insanın merkeze alınması gerektiğine vurgu yapan Şahin, “Her türlü ayrımcılığı reddetmemiz, her türlü kutuplaşmayı yok etmemiz gerekiyor” dedi.
Mersin’de üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın öldürülmesiyle beraber bütün vicdanların ses çıkardığına dikkati çeken Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Özgecan ile beraber bir zihinsel devrim de yaşanmaktadır. Bir çocuktan, bir gençten, bir katil, bir cani nasıl çıkabiliyor. Bunun bir sonuç olduğunu, bir insanın nasıl tanımadığını, bilmediği birine nasıl bu kadar zarar verebileceğini, artık insanlar sorguluyor. O zaman diyor ki, ‘Bu bir sonuçsa bu bir hastalık. Aynen koruyucu, önleyici hekimlik gibi bu olmasın diye neler yapılması gerekiyor. Eğitim hayatımızdan anne ve babalarımızın eğitimine, doğuştan her kademede gençlerimizi, çocuklarımızı nasıl yetiştiriyoruz, nedir bunun sonucu, ne yapmamız gerekiyoru çok iyi değerlendirip, kendimizi bu teraziden geçirmemiz ve buradan çıkan sonuçları da sonuna kadar takip etmemiz gerekiyor.”
YEREL YÖNETİMLERİN BAKIŞ AÇISI
Kadınsız demokrasi ve kalkınma olmayacağını ifade eden Şahin, zamanın ruhunu yakalamak için dünyadaki gelişmelerin takip edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Toplumun yarısının aklını, potansiyelini, kabiliyetini, kapasitesini yok sayılması halinde hiçbir hedefe ulaşılamayacağına vurgu yapan Şahin, “O yüzden bütün dezavantajlı grupların, önündeki dezavantajları kaldırıp onları da kalkınmanın bir parçası yapmamız, her ne kadar bir kadın olarak bizim için duygusal bir şey olsa bile bir o kadar akıllı ve bir o kadar da olmazsa olmazımızdır” diye konuştu.
Yerel yönetimin bakış açısının çok önemli olduğunu belirten Şahin, iş dünyasında kadının çoğalması için eğitimin önemine dikkat çekti.
Gaziantep’te 4 üniversite bulunduğunu toplamda 52 bin öğrencinin eğitim gördüğünü vurgulayan Şahin, bunlardan 23 binin kız çocuğu olduğuna vurgu yaptı. Kızların okuma oranını artırmak için Büyükşehir Belediyesi olarak gereken desteği verdiklerini dile getiren Şahin, üniversiteyi bitiren kızların yüzde 70’nin istidamın içerisinde olduğunu kaydetti.
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı da Özgacan’ın başına gelenlerin kadına bakışın toptan değişmesi gerektiğini ortaya koyduğunu söyledi.
Hangi inançtan, siyasi görüşten, etnik kökenden olursa olsun, birbirleriyle eşit haklara sahip karşılıklı sevgi ve saygıyla bir arada yaşayan ruh sağlığı sağlam gençleri yetiştirmeyi hedeflemek gerektiğine işaret eden Sabancı, “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin gelişmesi için önce toplumdaki yerleşik korkuları yenmek, güvensizlikleri yıkmak, bu konuya seferberlik anlayışı içinde yaklaşmamız ve hepimizin görev yapması gerekiyor. Evrensel insan hakları değerleriyle, sivil toplum örgütlerinin katılımıyla kızların ve kadınların insan haklarının korunması için kalıcı çözümler üretmeliyiz” şeklinde konuştu.
KADINLAR MECLİSTE DAHA FAZLA YER ALMALI
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin ortak programdaki toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme çalışmaları kapsamında pilot belediye olduğunu ifade eden Sabancı, yerel yönetimlerin bütçelerini toplumsal cinsiyet bakış açısıyla hazırlamalarının kadınların hayatında önemli bir fark yaratacağını aktardı.
Büyükşehir Belediyesi’nin Fatma Şahin öncülüğüne bütçelerin cinsiyete duyarlı biçimde yapılması için “Takip Birimi” kurduğunu aktaran Sabancı, kadınlara ve siyasi partilere, kadınların mecliste daha fazla yer almaları için çağrıda bulundu.
BM Mukim Koordinatörü ve BM Kadın Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye temsilcisi Ingibjorg Gisladottir ise kadın biriminin, kadını güçlendirmeyi ve eşitliği sağlamayı amaçladığını vurguladı.
Toplumsal cinsiyetin önemli bir konu olduğunu belirten Gisladottir, yerel yönetimlerin toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini ortadan kaldıracak tedbirleri en etkili biçimde alabilecek konumda olduklarına dikkati çekti.
Yerel yönetimlerin uluslararası sözleşmelerin ve anlaşmaların uygulanmasında da kilit rol ve sorumluluklara sahip olduğunu kaydeden Gisladottir, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemenin Türkiye’de tam olarak oturmadığını ifade etti.
BM Mukim Koordinatörü ve UNDP Mukim Temsilcisi Kamal Malhotra da Türkiye’de her yaşta kadının risk altında olduğunu söyledi.
Dünyanın kadınlar için daha güvenli olmasının önemini anlatan Malhotra, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemenin pilot belediye seçilen Gaziantep, Eskişehir ve Edirne belediyelerinde uygulandığını kaydetti.
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan da bir konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından, Birleşmiş Milletler Kadınların İnsan Haklarının Geliştirilmesi Ortak Programı ile ilgili panel düzenlendi.
