Antalya
Temelleri Aspendos Antik Kenti'ne düzenlenen öğrenci gezisinde sahnelenen tiyatro oyunuyla atılan, Yeşilçam ile dünyaca ünlü birçok sinema sanatçısını ağırlayan Türkiye'nin en köklü film organizasyonlarından Antalya Altın Portakal Film Festivali, 58. kez kapılarını sinemaseverlere açacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığının katkısıyla Antalya Büyükşehir Belediyesince bu yıl 2-9 Ekim'de düzenlenecek Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin geçmişi 1950'li yıllara uzanıyor.
Ankara Devlet Konservatuvarı'ndan bir grup tiyatro öğrencisi, 1953 yılında gezi için geldikleri Aspendos Antik Tiyatrosu'ndan çok etkilenerek tiyatro gösterisi yapmaya karar verdi.
Dönemin yetkilileriyle görüşen öğrenciler, antik tiyatrodaki otlar ve çalıların köylülerin de yardımıyla temizlenmesinin ardından yanlarında bulundurdukları kostümlerle antik tiyatroda Shakespeare'in ünlü "Romeo ve Juliet" adlı eserini sahneledi. O dönem sadece tarımla geçinilen, nüfusu 50 bin olan Antalya'da kent merkezinden uzaktaki tiyatro oyununu izlemek için yaklaşık 10 bin kişi antik kente geldi.
Antalyalıların tiyatroya gösterdiği ilgiye şaşıran kent yöneticileri, "Antalya Belkıs Tiyatro ve Müzik Festivali" adı verilen şenliği düzenlemeye karar verdi.
10 yıl öğrenci gösterileri şeklinde süren festival, 1963 yılında Avni Tolunay'ın belediye başkanı seçilmesiyle, Antalyalı sinema sanatçısı Behlül Dal'ın etkisiyle film yarışmasına dönüştürüldü ve ismi de "Antalya Altın Portakal Film Festivali" olarak değiştirildi.
Festival bünyesine 1973'te dönemin Belediye Başkanı Selahattin Tonguç tarafından plastik sanatlar yarışması, 1985'te de dönemin Belediye Başkanı Yener Ulusoy tarafından "Akdeniz Akdeniz" adlı Uluslararası Müzik Yarışması eklendi ancak bir süre sonra festival programından çıkartıldı.
Festival, 1979 yılında filmlere sansür uygulanması nedeniyle tüm yapımcı yönetmenlerin çekilme kararı ve 12 Eylül darbesi nedeniyle gerçekleştirilemedi.
Festivaldeki ilk ödüller ve "en"ler
Türkiye'nin en köklü film festivalinin ilk en iyi film ödülü "Gurbet Kuşları"na, en iyi yönetmen ödülü de bu filmin yönetmeni Halit Refiğ'e verildi. En iyi kadın oyuncu ödülünü "Acı Hayat" filmindeki unutulmaz performansı ile Türk sinemasının sultanı Türkan Şoray, en iyi erkek oyuncu ödülünü ise "Ağaçlar Ayakta Ölür" filmindeki performansı ile usta oyuncu İzzet Günay aldı.
Festivalde 6 defa "Altın Portakal" ödülünü kazanan Atıf Yılmaz, en fazla ödül alan yönetmen olurken onu Ömer Kavur 5 ödülle takip etti. Festivalde 6 kez kazanan Tarık Akan da en fazla ödül alan erkek oyuncu, 5 kez kazanan Hülya Koçyiğit de en fazla ödül alan kadın oyuncu oldu.
Festivalde bu yıl neler yaşanacak?
Türkiye'nin en köklü ve prestijli film festivallerinden olması dolayısıyla "Türkiye'nin Oscarı" olarak da adlandırılan "Antalya Altın Portakal Film Festivali", bu yıl 58. kez sanatseverlerle buluşacak.
İdari direktörlüğünü Cansel Tuncer, festival yönetmenliğini Ahmet Boyacıoğlu, sanat yönetmenliğini Başak Emre'nin yapacağı festivalde ulusal uzun metraj film yarışması juri başkanlığını ise senarist, yönetmen, yapımcı ve akademisyen Emin Alper yürütecek.
Festivalde bu yıl ulusal uzun metraj film yarışmasında Emre Kayiş'in "Anadolu Leoparı", Semih Kaplanoğlu'nun "Bağlılık Hasan", Necip Çağhan Özdemir'in "Bembeyaz", Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu'nun "Birlikte Öleceğiz", Ali Tansu Turhan'ın "Diyalog", Selman Nacar'ın "İki Şafak Arasında", Cemil Ağacıkoğlu'nun "Kafes", Tayfun Pirselimoğlu'nun "Kerr", Ferit Karahan'ın "Okul Tıraşı" ve Nazlı Elif Durlu'nun "Zuhal" adlı filmleri yarışacak.
Bu filmler, 14 kategorideki toplam 770 bin lira ödül için jürinin beğenisine sunulacak.
Festival, 9 Ekim'de gala ve ödül töreni ile sona erecek.
Muhittin Böcek: "Festivalin açılışı için biletler 4 saatte bitti"
Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, AA muhabirine, kentte festival heyecanının başladığını söyledi.
Vatandaşların katılımıyla coşkulu bir festival gerçekleştireceklerini dile getiren Böcek, "Festivali geniş katılımlı, tüm sinemaseverlerle yapacağız. Festivalin açılışı için biletler 4 saatte bitti. Ciddi talep var. Antalyalılar sinemayı çok seviyor. Türk sinemasının kalbi bu yıl da Altın Portakal ile atacak." dedi.
Geçen yıl festivalde salgın nedeniyle bazı etkinliklerin yapılamadığını anımsatan Böcek, bu yıl da tedbirlerin tavizsiz uygulanacağını ifade etti.
Kendisinin de geçen yıl festival döneminde hastanede Kovid-19 tedavisi gördüğünü hatırlatan Böcek, "Geçen yıl salgın nedeniyle hastanede yaşam mücadelesi veriyordum, arkadaşlarımız devam ettirdiler. Bu yıl da tedbirleri elden bırakmıyoruz. Salgını kendimiz de biliyoruz, şahit olduk. Ciddi sağlık sorunu yaşadık. Herkesin aşılı olmasını ve tüm kurallara uymalarını istiyoruz." diye konuştu.
Böcek, salgın nedeniyle bu yıl da kortej geçişinin olmayacağını sözlerine ekledi.