İstanbul
İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, müdahil Biçeroğlu ile avukatları Merve Akardere Yılmaz ve Elif Remle Yaralı katıldı.
Bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen ancak başka dosya kapsamında tutuklu bulunan sanık Doğukan Serdar'ın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmada, diğer sanık Ufuk Akdağ'ın avukatı da hazır bulundu.
Duruşmada söz alan müdahil Biçeroğlu'nun avukatları, sanıkların cezalandırılmasını talep etti.
Sanık Akdağ'ın avukatı, müvekkilinin, haksız tahrik altında sadece bir kez müdahile vurduğunu kabul ettiğini söyleyerek, beraat talebinde bulundu.
Sanık Doğukan Serdar ise tüm aşamalarda pişman olduğunu belirterek, müdahilin kusurlu bir şekilde motoruna çarptığını ve kendisine hakaret ettiğini öne sürdü.
Serdar, bu nedenle müdahile vurduğunu ifade ederek, ''İsteyerek, kasıtlı bir şekilde olmadı. Eğer bir kazaya karışıyorsanız, hatalıysanız bir 'Gençler nasılsınız? Bir şeyiniz var mı? Hastaneye gitmek gerekir mi?' gibi insani bir yaklaşım bekledim." diye konuştu.
Davayı karara bağlayan mahkeme, her iki sanığı da "basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralama" suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum etti.
Mahkeme, sanık Ufuk Akdağ'ın, daha önce İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanıp hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle ilgili mahkemeye bildirimde bulunulmasına hükmetti.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 1 Temmuz 2021'de, sürücü Doğukan Serdar ile arkasında oturan Ufuk Akdağ'ın bulunduğu motosikletin, Nurtepe Mahallesi Osmanpaşa Caddesi'nde seyir halindeki Biçeroğlu'nun aracına çarptığı ve tarafların bu kaza üzerine tartıştıkları belirtilmişti.
Tartışma sırasında sanıkların Biçeroğlu'nu tekme ve yumruklarla darbettikleri, savunmalarında da darp suçunu kabul ettikleri aktarılan iddianamede, Adli Tıp Kurumu raporuna göre, Biçeroğlu'nun yaralanmasının basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir mahiyette olmadığı, kırığın yaşam fonksiyonlarına etkisinin orta derece olarak belirlendiği ifade edilmişti.
İddianamede, sanıkların "yüzde sabit ize ve kemik kırılmasına sebebiyet verecek derecede kasten yaralama" suçundan 3 yıldan 9 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.