08-05-2016 15:18
Günlerdir roketli saldırıya uğrayan Kilis’e destek vermek için gelen MHP Genel Başkan Adayı Sinan Oğan, Eski Hamam Restoran’da kahvaltılı toplantı sonrası düzenlediği basın toplantısında, Kilis’e siyaset yapmak için gelmediklerini ifade ederek, “Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurultay süreci var. Bütün Türkiye’yi kutlu Anadolu yürüyüşü çerçevesinde geziyoruz. Ancak bugün Kilis’e gelişimiz, Burada siyaset yapmak amacıyla değil, bizim kurultay süreci ile ilgili çalışmalar yapmak amacıyla Kilis’e gelmedik. ‘Kilis’e ses vermeye geldik.’ Çünkü Kilis’in hiç olmadığı kadar, Türkiye’nin her köşesinden insanların sesine ihtiyacı var. Kilis sesimize ser ver diye gazetelere ilan vermek durumunda kalıyor. Biz de elbetteki Kilis’in bu haykırışına sessiz kalamazdık. Bugün burada Kilis halkıyla beraber buluşmaya, onların derdini dinlemeye, dertlerini Türkiye’ye duyurmaya elimizden geldiği kadarıyla da derman olmaya geldik. Kimin ne zaman, nerede, nasıl hayatını kaybedeceği belli değil. Kilis’te insanlar tesadüfen yaşıyor. Türkiye bu bölgede adeta savaş yaşıyor. PYD’nin de bombaladığı, IŞİD’in de bombaladığı, Rusya’nın da hava sahasını ihlal ettiği, adeta önüne gelenin saldırdığı bir ülke haline geldik” dedi.
Bir uyarıda bulunmak istediğini ifade eden Oğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önümüzdeki süreç içerisinde tabi bunu söylemek istemiyorum aslında çünkü, bunu söyleyerek Kilis’te, bir tereddüdün yaşanmasına da vesile olmak istemiyorum, ancak uyarı görevimi de yapmak istiyorum. PKK’nın karakollarımıza yaptığı saldırı gibi, IŞİD’in de sınır karakollarımıza saldırı ihtimali güçleniyor. Ben buradan uyarı görevimi yerine getiriyorum. Hükümetimizi, güvenlik güçlerimizi uyarmak istiyorum. IŞİD sadece Katyuşa füzesi ile atmak değil, aynı zamanda sınır karakollarımıza vur-kaç eylemi yapmak için de bir çaba içerisinde olduğu duyumlarını biz alıyoruz. Bölgeye obüs topları ile hükümet atış yapmış, maalesef bu atışların isabet oranı da çok yüksek değil, bir an önce insansız hava aracıyla bölgedeki IŞİD ve PYD mevzileri vurulmalıdır. Türkiye’nin Suriye üzerinde uçak kaldıramama, Suriye’deki hava sahasındaki ‘kör’ nokta pozisyonundan Türkiye’nin kurtulması lazım, bunu ister NATO içerisinde yapsın isterse Rusya ile bir şekilde sorununu çözsün isterse de riski göz önüne alsın, bir an önce Türkiye’nin hava sahasını kullanabilmesi lazım. Maalesef Türkiye bölgede uçak kaldıramıyor. Obüslerle bu sorunu çözmeye çalışıyor. Bu obüslerle çözülecek bir sorun değil, bu uçakla, hava kuvvetleriyle ve insansız silahlı hava araçlarıyla çözülecek bir sorundur.”
Bir uyarıda bulunmak istediğini ifade eden Oğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önümüzdeki süreç içerisinde tabi bunu söylemek istemiyorum aslında çünkü, bunu söyleyerek Kilis’te, bir tereddüdün yaşanmasına da vesile olmak istemiyorum, ancak uyarı görevimi de yapmak istiyorum. PKK’nın karakollarımıza yaptığı saldırı gibi, IŞİD’in de sınır karakollarımıza saldırı ihtimali güçleniyor. Ben buradan uyarı görevimi yerine getiriyorum. Hükümetimizi, güvenlik güçlerimizi uyarmak istiyorum. IŞİD sadece Katyuşa füzesi ile atmak değil, aynı zamanda sınır karakollarımıza vur-kaç eylemi yapmak için de bir çaba içerisinde olduğu duyumlarını biz alıyoruz. Bölgeye obüs topları ile hükümet atış yapmış, maalesef bu atışların isabet oranı da çok yüksek değil, bir an önce insansız hava aracıyla bölgedeki IŞİD ve PYD mevzileri vurulmalıdır. Türkiye’nin Suriye üzerinde uçak kaldıramama, Suriye’deki hava sahasındaki ‘kör’ nokta pozisyonundan Türkiye’nin kurtulması lazım, bunu ister NATO içerisinde yapsın isterse Rusya ile bir şekilde sorununu çözsün isterse de riski göz önüne alsın, bir an önce Türkiye’nin hava sahasını kullanabilmesi lazım. Maalesef Türkiye bölgede uçak kaldıramıyor. Obüslerle bu sorunu çözmeye çalışıyor. Bu obüslerle çözülecek bir sorun değil, bu uçakla, hava kuvvetleriyle ve insansız silahlı hava araçlarıyla çözülecek bir sorundur.”
