Ramazan ayının yaz aylarına denk gelmesinin ve yüksek sıcaklık nedeniyle sıvı kaybının artmasının, böbrek taşı oluşma riskini arttırdığını ifade eden Nişantaşı Hastanesi Üroloji Uzmanı Yard. Doç. Dr. Erkan Erdem, ailesinde böbrek taşı öyküsü olan ve özellikle de daha önce böbrek taşı düşürmüş olan kişilerin bu konuda çok daha dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.
Böbrek taşı oluşmaması için yapılacak en önemli işin yeterli sıvı tüketimi olduğunu söyleyen Erdem, "Günlük en az 2 litre su tüketmek bu konuda yeterli olmaktadır. Ramazan’da iftar ile sahur arasındaki zamanda sık sık ve azar azar (saat başı bir bardak gibi) su içmek yeterli olabilir. Sıvı ihtiyacını çay-kahve-kola vs. gibi sıvılarla karşılamak doğru değildir. Hatta daha önce böbrek taşı öyküsü olan kişilerin çay-kahve-kola vs tüketimini olabildiğince azaltması önerilmektedir" dedi.
Erkan Erdem sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Tuz tüketmeyin
"Tuz tüketiminin azaltılması böbrek sağlığının korunması için çok önemlidir. Yemeklere atılan tuz miktarının azaltılması ve tuzlu gıdaların (turşu, zeytin, kuruyemiş vs) fazla tüketilmemesi önerilmektedir.
Tatlıyı azaltın
Karbonhidrat içeren besinlerin (tatlı, hamur işleri vs) tüketiminin azaltılması sadece böbrek taş oluşumunu engellemek değil genel vücut sağlığının korunması için çok önemlidir.
Hayvansal gıdalara dikkat
Hayvansal proteinlerin (kırmızı et, yumurta,peynir vs) fazla tüketilmemesi böbrek sağlığı için önemli olan başka bir faktördür. Özellikle hayvansal gıdaların yoğun tüketildiği bölgelerde böbrek taşı sıklığının arttığı bilinmektedir. Lifli gıdaların (sebze, meyve, yeşillikler vs) tüketilmesi böbrek sağlığı için önemlidir. Lifli gıdaların yeterince tüketilmesi böbrek taşı oluşumunu azaltmaktadır. Özellikle iftar ve sahurda lifli gıda tüketimi kişiyi tok tutarak gün içerisinde rahat etmesini sağlayabilir".
Nişantaşı Hastanesi Üroloji Uzmanı Erdem son olarak, ailesinde böbrek hastalığı öyküsü olan ya da kendisinde bilinen böbrek hastalığı olan kişilerin, kendilerini gözlemleyen doktorlarına, oruç tutup tutamayacağını danışmalarını tavsiye etti.
Böbrek taşı oluşmaması için yapılacak en önemli işin yeterli sıvı tüketimi olduğunu söyleyen Erdem, "Günlük en az 2 litre su tüketmek bu konuda yeterli olmaktadır. Ramazan’da iftar ile sahur arasındaki zamanda sık sık ve azar azar (saat başı bir bardak gibi) su içmek yeterli olabilir. Sıvı ihtiyacını çay-kahve-kola vs. gibi sıvılarla karşılamak doğru değildir. Hatta daha önce böbrek taşı öyküsü olan kişilerin çay-kahve-kola vs tüketimini olabildiğince azaltması önerilmektedir" dedi.
Erkan Erdem sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Tuz tüketmeyin
"Tuz tüketiminin azaltılması böbrek sağlığının korunması için çok önemlidir. Yemeklere atılan tuz miktarının azaltılması ve tuzlu gıdaların (turşu, zeytin, kuruyemiş vs) fazla tüketilmemesi önerilmektedir.
Tatlıyı azaltın
Karbonhidrat içeren besinlerin (tatlı, hamur işleri vs) tüketiminin azaltılması sadece böbrek taş oluşumunu engellemek değil genel vücut sağlığının korunması için çok önemlidir.
Hayvansal gıdalara dikkat
Hayvansal proteinlerin (kırmızı et, yumurta,peynir vs) fazla tüketilmemesi böbrek sağlığı için önemli olan başka bir faktördür. Özellikle hayvansal gıdaların yoğun tüketildiği bölgelerde böbrek taşı sıklığının arttığı bilinmektedir. Lifli gıdaların (sebze, meyve, yeşillikler vs) tüketilmesi böbrek sağlığı için önemlidir. Lifli gıdaların yeterince tüketilmesi böbrek taşı oluşumunu azaltmaktadır. Özellikle iftar ve sahurda lifli gıda tüketimi kişiyi tok tutarak gün içerisinde rahat etmesini sağlayabilir".
Nişantaşı Hastanesi Üroloji Uzmanı Erdem son olarak, ailesinde böbrek hastalığı öyküsü olan ya da kendisinde bilinen böbrek hastalığı olan kişilerin, kendilerini gözlemleyen doktorlarına, oruç tutup tutamayacağını danışmalarını tavsiye etti.