Olay, 1 Nisan 2020 Perşembe günü Şahinbey ilçesi İnönü Mahallesi’nde bulunan bir evde meydana geldi. İddiaya göre, Şengül Gülşen, eşi ve beş çocuğuyla beraber ameliyat olan annesini ziyaret etmek için hastaneye gitti. Akşam saatlerine doğru kızıyla beraber hastaneden evine dönen Şengül Gülşen, gördüğü manzara karşısında şok geçirdi. Evinin dış kapısının olmadığını fark eden Gülşen, içeri girdiğinde ise şok üstüne şok yaşadı. Evi hırsızlar tarafından talan edilen, giydiği elbiselerinden aydınlatmalara, ışık düğme panellerinden havlulara, televizyondan buzdolabına, mutfak araç gereçlerinden diğer tüm eşyaların çalındığını fark eden Gülşen, en büyük şoku ise hasta oğlunun oksijen cihazının çalınmasıyla yaşadı.
“Evin dış kapısını, hasta çocuğumun oksijen makinesini bile çalmışlar”
Yaşanan olayın ardından ne yapacağını bilemeyen ve polis ekiplerine haber veren Şengül Gülşen, “Annem ameliyat olmuştu. Hastaneye onu ziyarete gittik, geldik. Akşamüzeri geldiğimde evimin dış kapısının olmadığını fark ettim. Evin içine girdiğimde ise evimin talan edildiğini gördüm. Evimdeki her şeyi çalmışlar. Her tarafı talan etmişler. Hasta olan çocuğumun oksijen tüpünü bile çalmışlar. Ev eşyalarımı, çocuklarımın bilgisayarını, odadaki lambaları, ışık düğmelerini, yani her şeyi çalmışlar” dedi.
“1 Nisan şakası sandım, gülsem mi ağlasam mı bilemedim”
Yaşanan olayı ilk anda şaka sandığını, gülüp, ağlama arasında gidip geldiğini belirten Şengül Gülşen, “Yani öyle bir şey ki dış kapıyı bile çalmışlar. Eve girdiğimde de zaten şok geçirdim. İlk gördüğüm zaman gülsem mi ağlasam mı karar veremedim. Herhalde biri bana 1 Nisan şakası yapıyor sandım, şok oldum. 1 Nisan şakası yaptılar sandım ama bana gerçek bir şaka yapmışlar. Böyle bir hırsızlık ne gördüm ne duydum. Bu kadar da olmaz. Giydiğimiz kıyafetlerimize kadar çalınmış” ifadelerini kullandı.
“Resmen evimi taşımışlar, bu kadar vicdansızlık olmaz”
Hırsızların resmen evini taşıdığını söyleyen Gülşen, “Resmen evimde ne var ne yok taşımışlar. Taşıyamadıkları işe yaramaz parçaları da kırık dökük bir şekilde bırakmışlar. Bu kadar vicdansızlık olamaz. Hadi evi soydunuz, ne var ne yok götürdünüz. Hasta çocuğumun oksijen makinesini neden alıp götürürsünüz” şeklinde konuştu.
"Çocuğumun oksijen makinesini istiyorum"
Yaşanan olayın ardından çok mağdur olduklarını ifade eden ve yetkililere seslenen Gülşen, “Yetkililere sesleniyorum. Sesimi duysunlar, bize yardımcı olsunlar. Çocuğumun oksijen makinesini istiyorum, yaparlarsa da bir yardım istiyorum. Başka hiçbir şey istemiyorum. Kalacak yerimiz de yok. Ya kızımın evine gideceğim ya da annemde kalacağım. Başka bir çaremiz yok” diye konuştu.
Öte yandan ilginç hırsızlık olayı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldığı öğrenildi.