14-07-2017 16:57
Osman Toprak açıklamasında,
"Son günlerde Büyükşehir Gaziantepspor ile ilgili olarak gündeme getirilmeye çalışılan ve hiç bir dayanağı olamayan mesnetsiz konular kamuoyunu ve kulübümüzü oldukça rahatsız etmiştir. Kurulduğu günden bu yana girmiş olduğu bütün sportif faaliyetlerde dostluğu, kardeşliği, Fair-Play’ı ilke edinen kulübümüz hiçbir zaman böyle bir kirli ilişki içine girmemiş bundan sonra da girmeyecektir. Öncelikle ses kayıtlarında ismi geçen şahısların hiç biri kulübümüzü temsile yetkili olmadığı gibi kulübümüzle de hiçbir resmi bağı bulunmamaktadır. Sosyal medya mecralarında bahsi geçen ve yasal olmayan yöntemlerle elde edildiğini düşündüğümüz bazı dinleme kayıtlarının montajlanarak gerçek gibi gösterilmesi, spor kamuoyunda algı oluşturulmaya çalışılması, kulübümüzün ve şehrimizin karalama çabalarına girilmesi kesinlikle sonuçsuz kalacaktır" ifadelerini kullandı.
İddiaların daha önceki yıllarda FETÖ’nün kullandığı yöntemleri anımsattığını vurgulayan Toprak, "Bu durum bize önceki yıllarda FETÖ’nün yapmış olduğu yasal olmayan fiziki takip ve ortam dinlemeleri yapıp montajlayarak bürokratlara, siyasetçilere, iş adamlarına, sanayicilere kişisel çıkarları için şantaj yaptığı tarzı hatırlattı. Bahsi geçen konuşma yine montajlanmış ve bu kayıtlar şantaj unsuru haline getirilmeye çalışılmıştır. Kaldı ki kayıtlarda ismi geçen kişilerin kulübümüzle hiçbir ilgisi olmamakta ve hiçbir resmi görevi bulunmamaktadır. Kardeş ve komşu kentimiz Şanlıurfa ve çok sevdiğimiz Şanlıurfalılarla kurmuş olduğumuz tarihsel kardeşlik ve sevgi bağları bu gibi ucuz senaryolarla kesinlikle kopmayacaktır. Gaziantepspor Kulübü başkanı İbrahim Kızıl’ın bu iki kardeş ve komşu kenti bir araya düşürecek mesnetsiz ve anlamsız bir çaba içerisine girmesi akıl ve izan dışıdır. TFF’ye yapmış oldukları girişim bu iki kentin kardeşliğinin, birliğinin altına atılmış bir dinamittir. Sağduyulu Şanlıurfa ve Gaziantepli hemşehrilerimiz bu oyunlara pirim tanımayacak ve nifak tohumu ekmeye çalışanlara gereken dersi fazlasıyla verecektir. Kulübümüz, Şanlıurfaspor’un başarısız olmasını gerektirecek hiçbir çaba ve gayretin içinde olmamış, maçın skoruna etki edecek hiç bir girişimde kesinlikle bulunmamıştır. Futbol sahada oynanmaktadır, maçın oynandığı hafta düşme potasında olan her iki takım Manisaspor - Şanlıurfaspor maçı galip gelenin ligde kalacağı, yenilenin düşme korkusu yaşayacağı bir maçtı. Manisaspor kendisi için önemli ve kazanması gereken bir maçı kazandı, Şanlıurfaspor kaybetti. Biz hiçbir rakibimizin durumuna bakmadan kendi maçlarımıza baktık ve her maça final havasında çıktık. Biz galip geldikten sonra diğer takımların ne yaptığına, ne yapacağına bakmamıza gerek yoktu. Nitekim takımın başına teknik direktör olarak Hüseyin Kalpar’ı getirdikten sonra oynadığımız futbol ve aldığımız puanlar ortada. Deyim yerindeyse kendi göbeğimizi kendimiz kestik. Takımımızın aldığı her puan alın teri ile alınmış tertemiz puanlardır ve ligde de hiçbir şaibeye bulaşmadan alnının akıyla kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Şehrimize ve kulübümüze karşı oynanan bu kirli oyuna karşılık hukuki zemin çerçevesinde gerekli her türlü yasal yollara başvurulacaktır" diye konuştu.
"Son günlerde Büyükşehir Gaziantepspor ile ilgili olarak gündeme getirilmeye çalışılan ve hiç bir dayanağı olamayan mesnetsiz konular kamuoyunu ve kulübümüzü oldukça rahatsız etmiştir. Kurulduğu günden bu yana girmiş olduğu bütün sportif faaliyetlerde dostluğu, kardeşliği, Fair-Play’ı ilke edinen kulübümüz hiçbir zaman böyle bir kirli ilişki içine girmemiş bundan sonra da girmeyecektir. Öncelikle ses kayıtlarında ismi geçen şahısların hiç biri kulübümüzü temsile yetkili olmadığı gibi kulübümüzle de hiçbir resmi bağı bulunmamaktadır. Sosyal medya mecralarında bahsi geçen ve yasal olmayan yöntemlerle elde edildiğini düşündüğümüz bazı dinleme kayıtlarının montajlanarak gerçek gibi gösterilmesi, spor kamuoyunda algı oluşturulmaya çalışılması, kulübümüzün ve şehrimizin karalama çabalarına girilmesi kesinlikle sonuçsuz kalacaktır" ifadelerini kullandı.
İddiaların daha önceki yıllarda FETÖ’nün kullandığı yöntemleri anımsattığını vurgulayan Toprak, "Bu durum bize önceki yıllarda FETÖ’nün yapmış olduğu yasal olmayan fiziki takip ve ortam dinlemeleri yapıp montajlayarak bürokratlara, siyasetçilere, iş adamlarına, sanayicilere kişisel çıkarları için şantaj yaptığı tarzı hatırlattı. Bahsi geçen konuşma yine montajlanmış ve bu kayıtlar şantaj unsuru haline getirilmeye çalışılmıştır. Kaldı ki kayıtlarda ismi geçen kişilerin kulübümüzle hiçbir ilgisi olmamakta ve hiçbir resmi görevi bulunmamaktadır. Kardeş ve komşu kentimiz Şanlıurfa ve çok sevdiğimiz Şanlıurfalılarla kurmuş olduğumuz tarihsel kardeşlik ve sevgi bağları bu gibi ucuz senaryolarla kesinlikle kopmayacaktır. Gaziantepspor Kulübü başkanı İbrahim Kızıl’ın bu iki kardeş ve komşu kenti bir araya düşürecek mesnetsiz ve anlamsız bir çaba içerisine girmesi akıl ve izan dışıdır. TFF’ye yapmış oldukları girişim bu iki kentin kardeşliğinin, birliğinin altına atılmış bir dinamittir. Sağduyulu Şanlıurfa ve Gaziantepli hemşehrilerimiz bu oyunlara pirim tanımayacak ve nifak tohumu ekmeye çalışanlara gereken dersi fazlasıyla verecektir. Kulübümüz, Şanlıurfaspor’un başarısız olmasını gerektirecek hiçbir çaba ve gayretin içinde olmamış, maçın skoruna etki edecek hiç bir girişimde kesinlikle bulunmamıştır. Futbol sahada oynanmaktadır, maçın oynandığı hafta düşme potasında olan her iki takım Manisaspor - Şanlıurfaspor maçı galip gelenin ligde kalacağı, yenilenin düşme korkusu yaşayacağı bir maçtı. Manisaspor kendisi için önemli ve kazanması gereken bir maçı kazandı, Şanlıurfaspor kaybetti. Biz hiçbir rakibimizin durumuna bakmadan kendi maçlarımıza baktık ve her maça final havasında çıktık. Biz galip geldikten sonra diğer takımların ne yaptığına, ne yapacağına bakmamıza gerek yoktu. Nitekim takımın başına teknik direktör olarak Hüseyin Kalpar’ı getirdikten sonra oynadığımız futbol ve aldığımız puanlar ortada. Deyim yerindeyse kendi göbeğimizi kendimiz kestik. Takımımızın aldığı her puan alın teri ile alınmış tertemiz puanlardır ve ligde de hiçbir şaibeye bulaşmadan alnının akıyla kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Şehrimize ve kulübümüze karşı oynanan bu kirli oyuna karşılık hukuki zemin çerçevesinde gerekli her türlü yasal yollara başvurulacaktır" diye konuştu.
