İstanbul
KMO açıklamasına göre, dünyanın 4 şeritli en geniş tünellerine sahip olan KMO, TÜBİTAK iş birliğiyle bir projeye imza atıyor. Geliştirme süreçleri devam eden proje hayata geçtiğinde, otoyol güvenliğini sağlayacak ve yol üzerinde meydana gelebilecek bir olayda anında ve etkin müdahale hizmeti sunacak. Dünyanın ve Türkiye'nin ilk fiber optik ve yapay zeka tabanlı akıllı ulaşım sistemi olacak projenin gelecek yıl devreye alınması planlanıyor.
6-8 Ekim tarihleri arasında İstanbul Atatürk Havalimanı'nda 12'ncisi düzenlenen Ulaştırma ve Haberleşme Şurası'na ilk defa katılan katılan KMO, en yeni teknolojik çözümlerini sundu. KMO ayrıca, organizasyonda TÜBİTAK iş birliğinde geliştirilen yeni akıllı ulaşım sistemi projesinin ön tanıtımını yaptı. TÜBİTAK BİLGEM (Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi) iş birliği ile geliştirilen proje, fiber optik algılama sistemi ve otonom drone kullanımı ile otoyollarda meydana gelen bir olayın anında tespit edilerek tanımlanmasını, hızlı ve yeterli müdahalenin ilgili kişiler/kurumlar tarafından yapılmasını amaçlıyor.
Proje uygulaması iki aşamadan oluşuyor. İlk aşama, fiber optik sensörlerin kullanılarak zemin titreşimlerindeki anormalliklerin tespit edilmesi, ikinci aşama ise anormalliğin tespit edildiği bölgeye droneların gönderilmesi ve harekete geçirilmesi. Dronelar tarafından izleme sırasında toplanan bilgi ve görüntüler, gerekli aksiyonların alınması için görevlendirilen veya en yakın olan istasyona gönderiliyor. Yapay zeka sayesinde farklı senaryoları anında değerlendirebilen proje ile olayların detayları ve boyutu kolayca analiz edilebilecek.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, lazer, fiberoptik, elektronik, sinyal işleme, yapay zeka gibi bir dizi teknolojiyi kullanarak TÜBİTAK BİLGEM ve SAMM Teknolojinin ortak çalışması ile ortaya çıkmış olan Fiber Optik Tabanlı Akustik Algılama Sistemi FOTAS'ın yerli ve milli bir ürün olduğunu belirtti. FOTAS'ın KMO ile yeni bir uygulama sahası bulduğunu aktaran Mandal, "Bu proje bir taraftan dünyada ilk defa gerçekleştirilecek bir sistemi ülkemize kazandırırken bir taraftan da TÜBİTAK'ın sanayi ile iş birliği yaklaşımı çerçevesinde sektöre kazandırmış olduğu yeni bir kabiliyeti ifade ediyor. Bu örnek uygulama daha pek çok sahada yeni açılımların ilham kaynağı olacak." ifadelerini kullandı.
"Yeni bir dönemi başlatacak önemli bir projeye imza atmaya hazırlanıyoruz"
KMO Genel Müdürü Aynur Uluğtekin de KMO'da güvenlik, konfor ve teknolojinin yarattığı bir değer zinciri ile birlikte esas odak noktalarının daima insan hayatı olduğunu aktardı.
Yüksek teknolojinin, yeni nesil otoyollar için büyük bir inovasyon fırsatı yaratırken, sürücü dostu uygulamalarla da insan hayatına en üst seviyede değer kattığını aktaran Uluğtekin, şunları kaydetti:
"Biz de KMO olarak ilk günden itibaren teknoloji, yapay zeka, Ar-Ge ve inovasyonu tüm iş süreçlerimize yansıtıyoruz. Şimdi de KMO'da seyahat eden yolcularımızın güvenliğinin sağlanmasında yeni bir dönemi başlatacak önemli bir projeye imza atmaya hazırlanıyoruz. KMO, TÜBİTAK ve SAMM Teknoloji olarak yakaladığımız sinerji ile dünyanın ilk fiber optik tabanlı akıllı ulaşım sistemini hayata geçirmek için son aşamaya geldik. 8 yıllık uzun soluklu bir Ar-Ge süreci neticesinde geliştirdiğimiz projemizde, fiber ve lazer teknolojilerini birlikte kullanarak yapay zeka ile olay tespit etmeyi, dronelarla anında havadan görüntü almayı ve olay yerine en hızlı, en doğru şekilde müdahale edilmesini amaçlıyoruz. Her iklim koşulunda 7/24 lokasyon belirleme, kazaya ilişkin ilk bilgi akışının hızla sağlanması, drone destekli anında görüntü alma ile tüm ekiplerin en doğru analiz ve yönlendirmelerle aksiyon alması son derece önemli bir kazanım olacak. Elbette bu proje ile önceliğimiz, her zaman olduğu gibi yine insan hayatı olacak. Can kayıplarımızın en aza inmesi için devreye alacağımız, dünyanın ilk fiber optik ve yapay zeka tabanlı akıllı ulaşım sistemi ile çok büyük bir yol katedeceğiz. Akıllı teknolojiler ve yapay zekanın getirdiği benzersiz faydalar ile KMO olarak yeni nesil otoyol kavramına değer katmayı sürdüreceğiz."
Avrupa yakasında Silivri-Kınalı kavşağı ile Eyüp-Odayeri arası ve Anadolu yakasında Pendik-Kurnaköy ile Akyazı arası olmak üzere iki ayrı lokasyon olarak hizmet veren KMO, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve İstanbul Havalimanı bağlantı yolları ile birleşen toplamda 400 kilometrelik otoyol güzergahı ile özellikle İstanbul Boğazı geçişlerinde kapasitenin üzerinde olan trafik yükünü önemli ölçüde azaltıyor.
Otoyol kullanıcılarının güvenliğinin sağlanabilmesi amacıyla akıllı ulaşım sistemleri teknolojisi ile donatılan KMO, otoyol güzergahı boyunca konumlandırılan 2 bin 360 adet kamera, 86 adet değişken mesaj işareti, 126 adet değişken trafik işareti, 78 adet trafik sayım sensörü, 21 adet meteoroloji istasyonu ve Scada tünel/otoyol güvenlik sistem verileri ile takip ediliyor. Bir ana ve iki alt kontrol merkezinden 7/24 izlenerek, otoyol trafik güvenliği kontrol edilen KMO’da meydana gelen olaylara hızlı bir şekilde müdahale edilerek otoyol trafik hizmetinin kesintisiz, konforlu ve yüksek standartlarda verilmesi hedefleniyor.
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM), 40 yılı aşan bilgi birikimi, deneyimi, kritik teknolojilerde uzmanlaşmış altyapısı ve 2 bini aşan araştırmacı personeliyle Türkiye'nin en yetkin Ar-Ge merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor. BİLGEM, elektronik kimlikten akaryakıt marker cihazlarına, lazer silahlarından kriptoloji cihazlarına, bulut veri depolama sistemlerinden yapay zeka çözümlerine kadar pek çok ürünü yerli ve milli olarak Türkiye'ye kazandırdı.