Üsküp
Kuzey Makedonya Koruma ve Kurtarma Müdürlüğü Müdür Vekili Zülfikar Zeynula, AA muhabirine, deprem bölgesinde yaşadıklarını ve yürüttükleri çalışmaları anlattı.
Türkiye’nin Üsküp Büyükelçiliği ile yapılan görüşme doğrultusunda ilk olarak 38 kişilik bir ekibin, 13 tam teçhizatlı ve donanımlı araçla Türkiye'ye hareket ettiğini söyleyen Zeynula, önce Adana'ya oradan da arama kurtarma çalışmalarını gerçekleştirdikleri Adıyaman'a geçtiklerini belirtti.
Adıyaman'da geç saatlerde başladıkları çalışmalara ertesi gün akşam saatlerine kadar durmadan devam ettiklerini kaydeden Zeynula, "Oraya gittiğimizde bütün ailesini kaybeden bir amcayla tanıştım. Amca hayatta kalanlara çorba yapmak için kollarını sıvamış, hayata sımsıkı bağlı sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi hayatta kalanlara yardım etmeye gayret gösteriyor. O sabrı, o tabloyu hiçbir zaman unutamam. Bu da en başta dediğim gibi, bu zor günleri sadece elbirliğiyle tek yürek olarak, sabrımızla atlatacağımıza yürekten inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Annesini, babasını, eşini ve kız çocuklarını kaybeden bir depremzedenin çocuklarına ulaşmasını "en duygusal an" olarak nitelendiren Zeynula, 115 saat sonra 38 yaşındaki bir kişi kurtarmayı başarmalarının da "mucize" olduğunu söyledi.
"Binaları inşa edeceğiz ancak orada mühürlü kalan kaderler, orada ebediyen kalacak"
Ekip lideri İvica Naumovski de deprem haberini aldıklarında, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) gücünün, her türlü olayın üstesinden gelebilecek kapasitede olduğunu bildiklerini ancak Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliği yetkililerinin kurumlarına ziyarete geleceği haberini aldıklarında olayın vahametinin farkına vardıklarını vurguladı.
Adıyaman'daki ilk görev yerlerinin Yeni Mahalle'de 9 katlı bir bina olduğunu belirten Naumovski, 66 kişinin olduğu binada ilk etapta 15 dakikada 3 kişinin cansız bedenine ulaştıklarını söyledi.
Naumovski, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada tüm üzüntümüzün arasında yaşadığımız en büyük sevinç, bina içinde sağ kalmayı başaran 40'lı yaşlarda bir kadını bulmak oldu. Kadın bizden yardım istiyordu. Yanımızdaki profesyonel tercüman ile kendisiyle Türkçe iletişime geçtik. Tercüman onunla sürekli iletişimdeydi. Sağlık durumunun stabilize edilmesi ve daha sonra kendisini güvenli bir şekilde çıkarabilmemiz için ambulans gelmesini AFAD'dan talep ettik, tüm bu süreç yaklaşık 8 saat sürdü."
Kadının ambulansla hastaneye kaldırıldığını belirten Naumovski, "Maalesef aynı binadan 65 kişinin cansız bedenini çıkarttık ve Adıyaman'daki yetkililere teslim ettik." dedi.
Küçük bir ülke oldukları için kapasitelerinin çok büyük olmadığını, kurum olarak ilk etapta 38 ardından da 30 kişi olmak üzere toplam 68 kişiyi Adıyaman'a gönderebildiklerini anlatan Naumovski, şu ifadelerini kullandı:
"Düşüncelerimiz her zaman Türkiye Cumhuriyeti'ndeki kardeş Türk milletinin yanında. 1991 yılındaki bağımsızlığımızdan bu yana Türkiye, bir devlet olarak büyümemizdeki her adımımızda bizi destekledi. Bu, Kuzey Makedonya Cumhuriyeti veya Koruma ve Kurtarma Müdürlüğü olarak Türkiye için yapabileceğimiz küçük bir şeydi."
Enkaz altında kalanların ailelerinin, yakınlarının ve dostlarının feryatlarını "en zor an" olarak nitelendiren Naumovski ancak bunun daha fazla çalışmaları için kendilerini teşvik de ettiğini söyledi.
Naumovski, çalışmaları esnasında kendileri için bir başka duygusal anın, çocukların okul için hazırlandığı ders materyalinin veya doğum hazırlığı yapan kadınların notlarının bulunması olduğunu ifade etti.
Oradaki acıyı nasıl dile getireceğini bilmediğini vurgulayan Naumovski, "Binaları, yapıları veya evleri her ne ise inşa edeceğiz, yapacağız ancak orada mühürlü kalan kaderler, orada ebediyen kalacak. Binayı inşa edeceğiz ancak burada yaşayan 65 kişi olmadan o bina artık aynı bina olmayacak, belki şekil ve görünüm olarak kalacak ancak kaderler artık orada değil." diye konuştu.