Dünyadan gelen ateşkes çağrılarına rağmen İsrail, Gazze Şeridi’ndeki saldırılarını sürdürüyor. Gazze Şeridi’nin kuzeyinin yanı sıra güneyindeki Han Yunus'a kara saldırısı başlatan İsrail ordusu, bölgeye yönelik hava saldırılarını da artırdı.
Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, Gazze Şeridi'ndeki hastanelerin durumuna ilişkin açıklama yaptı.
Kudra açıklamada, "Gazze'nin kuzeyindeki hastaneler hizmet dışı ve Şifa Hastanesinin bir kısmını işletmekte zorluklarla karşı karşıyayız." ifadelerine yer verdi.
Gazze Şeridi'ndeki hastaneleri işletme konusundaki girişimlerine tüm zorluklara rağmen devam edeceklerini aktaran Kudra, Han Yunus'taki Nasır Hastanesinin bine yakın yaralıyla dolu olduğunu ve yaralıların yerlerde yattığını kaydetti.
Hayatını kaybedenlerin sayısı 17 bin 177’ye yükseldi
İsrail'in saldırılarında son iki günde 930 Filistinlinin öldürüldüğü bilgisini veren Kudra, son 24 saatte de 350 cansız beden ile 900 yaralının hastanelere sevk edildiğini aktardı.
Kudra, 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 17 bin 177'ye ve saldırılarda yaralananların sayısının ise 46 bine çıktığını belirtti.
Filistinli yetkili, İsrail güçlerinin kasıtlı şekilde ambulansları ve sivil savunma ekiplerini hedef aldığına dikkati çekti.
İsrail güçlerinin Şifa Hastanesi Genel Müdürü Muhammed Ebu Silmiyye başta olmak üzere 36 sağlık personelini hala alıkoyduğunu kaydeden Kudra, ayrıca El-Ehli Baptist Hastanesi'nin sağlık hizmeti veremez hale geldiğini aktardı.
Kudra, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde sağlık hizmeti veren merkezlerin boşaltılmasının yaralıların sağlığı açısından felaket boyutta yansımaları olacağını ifade etti.
Şifa Hastanesi'nin herhangi bir kısmının yeniden faaliyet geçirilmesi konusunda ısrarlı şekilde mücadele ettiklerini aktaran Kudra, hastanenin yeniden çalışmaya başlaması konusunda ciddi zorluklarla karşı karşıya olduklarını, uluslararası kurumların desteğine ihtiyaç duyduklarını dile getirdi.
Kudra, "Gazze'deki hastanelerin doluluk oranı yüzde 206'ya ulaştı." dedi.
Filistinli yetkili, saldırılarda yaralananların yüzde birinden de azının ancak bölge dışına tedavi amacıyla Refah Sınır Kapısından çıkabildiğini söyledi.
Kudra, aralıksız devam eden bombardıman ve iletişim hatlarının kesilmesi nedeniyle can kayıpları ve yaralıların hesabında zorlandıklarını sözlerine ekledi.
Gece boyunca düzenlenen saldırılarda çok sayıda kişi öldü
Filistin haber ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail ordusu, Gazze'nin orta kesimindeki En-Nuseyrat ve El-Meğazi mülteci kampları, kuzeydeki Cibaliya Mülteci Kampı ve güneydeki Han Yunus ve Refah kentlerine 62'nci günde de saldırılarını sürdürdü.
İsrail savaş uçaklarının Meğazi Mülteci Kampı'nda yerinden edilen ailelerin sığındığı bir eve düzenlediği saldırıda çoğu çocuk en az 17 kişi öldü, onlarcası da yaralandı. Saldırıda çevredeki evlerde de hasar meydana geldi.
Nuseyrat Mülteci Kampı'nda bir eve düzenlenen hava saldırısında ise 4 Filistinli yaşamını yitirdi.
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda Usfura, En-Neccar, Ebu el-Asel ve Uveyda ailelerinin evleri ile El-Hulefa Camisi çevresine İsrail savaş uçakları, Ebu Hüseyin Okulu'na ise topçu ateşiyle düzenlenen saldırıda ölen ve yaralananlar oldu.
İsrail savaş uçakları güneydeki Refah kentinde yer alan Şabura Mülteci Kampı'nda da bir eve hava saldırısı düzenledi. Saldırıda en az 6 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı.
Han Yunus'un doğu kesiminde ise savaş uçakları ile topçu ateşinin hedefinde, evler, tarım arazileri ve su kuyuları vardı. Han Yunus'un farklı bölgelerini hedef alan bu saldırılarda ölen ve yaralananlar sabahın ilk ışıklarıyla birlikte kentteki Nasır Hastanesi'ne getirilmeye başladı.
UNRWA Genel Komiseri: Gazze Şeridi'nde kesinlikle güvenli bir bölge yok
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Gazze Şeridi'ndeki insani duruma ilişkin Lübnan'ın başkent Beyrut'ta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
İsrail ve Hamas arasında 7 Ekim'de patlak veren çatışmaların ardından Gazze'de UNRWA'ya ait yaklaşık 80 tesisin hava saldırılarına maruz kaldığını ifade eden Lazzarini, siviller için belirlenen sığınaklar dahil olmak üzere UNRWA tesislerinin direkt veya dolaylı bir şekilde hedef alındığını belirtti.
Lazzarini, tesislere yönelik hava saldırılarında 130 UNRWA çalışanı ve 220'den fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini aktardı.
UNRWA Genel Komiseri, "Gazze Şeridi'nde kesinlikle güvenli bir bölge yok. Birleşmiş Milletler tesislerinin bariz bir şekilde göz ardı edilip vurulması hususunda gelecekte bağımsız bir soruşturma açılmasını gerektiğine inanıyorum." dedi.
Hamas: Gazze Şeridi'nin kuzeyinde susuzluk hakim
Hamas yöneticilerinden Usame Hamdan, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında, "Yerinden edilenlerin sayısı 1 milyon 300 bini aştı. Barınma merkezlerinde, okullarda ve bazı hastanelerde gerçek bir trajedi yaşıyorlar. Acıları her geçen gün daha da kötüleşiyor. En temel insani yardımlardan ve tıbbi hizmetlerden yoksunlar." diye konuştu.
Un, ekmek, gaz gibi temel malzemeleri elde etmenin artık çok nadir hale geldiğini ve bunları edinmenin günler almaya başladığını belirten Hamdan, Gazze Şeridi'nde faaliyet gösteren uluslararası kuruluşların açıklamalarına göre orada açlık, susuzluk ve bulaşıcı hastalıkların yaygınlaştığına dikkat çekti.
Gazze Belediyesi'nin bugün kuzeyde susuzluğun hakim olduğunu duyurduğunu dile getiren Hamdan, bombardımandan ölmeyenlerin su ve yiyecek yokluğu nedeniyle açlık ve susuzluktan hayatını kaybettiğini, yaralı ve hastaların ilaç ve tedavi yetersizliğinden dolayı yaşamını yitirdiğini kaydetti.
Hamdan, Gazze Şeridi'ne giren günlük yardım miktarının 100 tırı geçmediğini, günlük ihtiyacın ise 600 tırı aştığını ifade etti.
Hamas yetkilisi Hamdan, günlük bombalamalar, yakıt tükenmesi veya kuşatma nedeniyle yaklaşık 55 hastane ve sağlık tesisinin hizmet dışı kalmasından sonra şu an Gazze Şeridi'nde sadece 4 hastanenin hizmet verebildiğine işaret etti.
Yapılan yardımlar
UNRWA'nın yardımlarına ilişkin açıklamada, 21 Ekim-4 Aralık tarihlerinde 10 bin 59 ton un, 1,3 milyon dolar değerinde 323 ton ilaç ve tıbbi malzeme, yaklaşık 10 milyon litre su, acil durumlarda kullanılmak için hazırlanan 2,5 milyon yüksek enerjili bisküvi, 990 bin protein bazlı konserve gıda ve 1,9 milyon peynir dağıtıldığı kaydedildi.
Açıklamada, gıda yardımlarının yanı sıra 23 bin 25 yatak, 36 bin 680 aile hijyen seti, 1,1 milyon bebek bezi, 47 bin 530 battaniye ve 90 bin 240 temizlik malzemesi dağıtıldığı aktarıldı.
Uluslararası Göç Örgütü: Gazze'ye yönelik yardım girişimleri çöküşün eşiğinde
Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Göç Örgütü Genel Direktörü Amy Pope, yaptığı yazılı açıklamada, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "kritik yardımların Gazze Şeridi'nde acil ihtiyaç sahibi kişilere ulaşması için kalıcı ve acil insani ateşkes çağrısını" yinelediklerini kaydetti.
"Gazze'ye yönelik yardım girişimleri çöküşün eşiğinde. Acil ateşkese ihtiyaç var." ifadelerini kullanan Pope, yoğun çatışmalar ve erişimdeki eksikliklerin insani çabaları olumsuz etkilediğini vurguladı.
Pope, Gazze'deki insani sistemin çökme riskinin, Guterres'i BM Şartı'nın 99. maddesini kullanarak, BM Güvenlik Konseyi'ne insani bir felaketin önlenmesine yardımcı olma ve insani ateşkes ilan edilmesi çağrısında bulunmaya ittiğini belirtti.
"Gazze'deki yerinden edilmenin boyutu çok büyük ve insani koşulları son derece endişe verici." değerlendirmesinde bulunan Pope, hayat kurtarmak ve sivillere yiyecek, su ve diğer temel ihtiyaçların ulaştırılmasının ancak "acil ateşkesle" mümkün olabileceğinin altını çizdi.
Pope, Gazze'deki sivillerin kitlesel olarak yerinden edilmesinden derin kaygı duyduklarına da işaret ederken, zaten aşırı kalabalık olan bölgelere tahliyelerin devam edeceği yönündeki haberlerin endişe verici olduğunu bildirdi.
BM, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'de 132 çalışanının öldürüldüğünü duyurdu
UNRWA'dan yapılan açıklamada, 4 Aralık'ta, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya ile Gazze kentinde yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı 2 okulunun doğrudan vurulduğunu, Deyr el-Belah ve Nusayrat bölgelerindeki 2 okulunun da dolaylı olarak hedef alındığı belirtildi.
Açıklamada, 5 Aralık'ta 2 UNRWA çalışanının daha öldürülmesiyle, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybeden UNRWA çalışanlarının sayısının 132'ye çıktığı aktarıldı.
Gazze Şeridi'nde nüfusun yüzde 85'ine denk gelen, 1,9 milyon Filistinlinin yerinden edildiği kaydedilen açıklamada, 5 Aralık itibarıyla 1,2 milyon yerinden edilmiş Filistinlinin Gazze genelindeki 155 UNRWA tesisine sığındığı ifade edildi.
Açıklamada, Gazze Şeridi'nin orta kesimi ile güneydeki Han Yunus ve Refah'taki 98 UNRWA tesisinde 1 milyon yerinden edilmiş Gazzelinin kaldığı, bu 98 tesisin 64'ünün de Han Yunus ve Refah'ta bulunduğu belirtildi.
BM: Gazze'deki durumun nereye varacağını hiçbirimiz göremiyoruz
Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, BM Cenevre Ofisi'nde İsrail'in yoğun saldırıları ve ablukası altındaki Gazze'ye yönelik insani yardımlar konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Gazze'nin güneyinde, kuzeydeki kadar hızlı saldırıların yaşandığını ve siviller için güvenli bir yer bulunmadığını kaydeden Griffiths, bölgede artık insani operasyonlarının olmadığını kaydetti.
Griffiths, Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze'ye yardım tırlarının giriş yaptığını ancak bunun sürdürülebilir olmadığını vurguladı.
İsrail ile Gazze arasındaki Kerem Şalom Sınır Kapısı üzerinden Gazze'ye erişim konusunda müzakerelerde bulunduklarını kaydeden Griffiths, "Bu kapının yakında açılabileceğine dair umut verici işaretler var." dedi.
Griffiths, "Bizler hala Gazze'deyiz. Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) ve benim ofisim hala orada. Refah Sınır Kapısı'ndan tırları Gazze'nin içerisine almaya devam ediyoruz. Planlama konusunda herhangi bir netlik duygusuna veya yarın ne olacağına dair bir fikri sahip değiliz. (Gazze'deki durum) Bunun sonunun nereye varacağını hiçbirimiz göremiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
BM'deki İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Grubu üyeleri Gazze'de "ateşkes" çağrısı yaptı
İİT ve Arap Grubu üyelerinin temsilcileri, New York'taki BM binasında basın toplantısı düzenledi.
Grup adına konuşma yapan Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Gazze'de acilen insani ateşkes sağlanması için karar tasarısı sunacağını, BMGK'nin bu tasarıyı desteklemesi gerektiğini dile getirdi.
Mansur, Gazze'deki durum ve saldırıların korkunç boyutlara ulaştığına dikkati çekerek BMGK'nin uluslararası barış ve güvenliği muhafaza etme görevini yerine getirmesi gerektiğini ifade etti.
Karar tasarısının yarın sabah BMGK'de düzenlenecek oturumda oylanacağını bildiren Mansur, 99. maddeyi işleterek BMGK'ye mektup gönderen Genel Sekreter Antonio Guterres'e teşekkür etti.
Mansur, Gazze'de sivil can kaybının 17 bini aştığının, öldürülenlerin yüzde 70'inin kadın ve çocuklardan oluştuğunun altını çizerek "BM'nin kuruluşundan bu yana en fazla çocuğun ölümüne neden olan çatışma mide bulandırıcı ve utanç verici. İsrail devletinin vahşi liderleri, yürüttükleri faaliyetler için cezalandırılmalı." dedi.
ABD'nin BMGK'de ilave bir karara sıcak bakmadığına ilişkin ise Mansur, "Biz ateşkes çağrısında bulunuyoruz. Genel Sekreter, tüm BM organları ateşkes çağrısında bulunuyor. (Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep) Borrell, AB, (Fransa Cumhurbaşkanı) Emmanuel Macron, Rusya ve Çin ateşkes istiyor." diyerek dünyanın her köşesinden yükselen bu seslere kulak verilmesi gerektiğini kaydetti.
İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'da ikisi çocuk 5 Filistinliyi yaraladı
Filistin Kızılayından yapılan açıklamaya göre, İsrail askerlerinin Batı Şeria'nın güneyindeki Beytullahim kenti yakınlarındaki El-Hadar beldesinde açtığı ateş sonucu biri 17 yaşında, 4 Filistinli yaralandı.
Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerem'in kuzeyinde yer alan Kaffin beldesinde de 14 yaşındaki Filistinli çocuk, İsrail kurşunuyla yaralandı. Yaralılar olay yerindeki ilk müdahalenin ardından hastaneye sevk edildi.
Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada ise Hadar beldesinde yaralananlardan ikisinin durumunun kritik olduğu belirtildi.
İsrail'in Batı Şeria'ya yönelik baskınlarında 42 Filistinli gözaltına alındı
Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail güçlerinin Batı Şeria'daki gece baskınlarının adresi Nablus, El-Halil, Beytüllahim ve Tulkerim kentleri oldu.
Buldozerler eşliğinde Nablus'un eski şehir bölgesine baskın düzenleyen İsrail güçleri, El-Hıle Mahallesi'nde bir evi kuşattı. Filistinlilere ait çok sayıda araç baskın sırasında yanarak kullanılmaz hale geldi. Baskında 4 Filistinli yaralanırken 2'si Gazzeli işçi olmak üzere 5 kişi gözaltına alındı.
Nablus'taki Kızılay Ambulans ve Acil Servis Merkezi Müdürü Ahmed Cibril, 2 Filistinlinin gerçek mermiyle bacağından, diğer 2'sinin de şarapnel isabet etmesi sonucu yaralandığını kaydetti.
El-Halil'in Terkumya ve Ez-Zahiriyye beldelerinde 13 Filistinli, Tulkerim'in güneyindeki Firavun beldesinde de 19 Gazzeli işçi gözaltına alındı.
İsrail güçlerinin Beytüllahim'in El-İzze ve Ayide mülteci kamplarına düzenlediği baskınlarda da 3'ü Gazzeli işçilerden olmak üzere 5 kişi gözaltına alındı.
İsrail: Hamas teslim olur ve esirlerimiz Gazze'den dönerse savaş bitebilir
Ofir Gendelman, Arapça yaptığı basın açıklamasında Gazzelilere seslendi.
Gendelman, “Gazzelilere söylüyorum: Savaşı bugün bitirmek iki şartta mümkün. Birincisi, tüm kaçırılanlarımızın serbest bırakılması gerekiyor. İkincisi, Hamas’ın teslim olması gerekiyor.” dedi.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyinde ilerlediğini belirten Gendelman, İsrail askerlerinin Hamas liderlerinden Yahya Sinvar'ı “bir an önce tutuklamak” amacıyla, “evini kuşattığını” iddia etti. Ancak Gendelman, Sinvar’ın söz konusu evde olup olmadığına ilişkin bilgi paylaşmadı.
İsrailli Sözcü ayrıca, “Hamas’ın yok edilmesinden sonra Gazzelilerin hayatının iyileşeceğini ve gelişeceğini” ileri sürdü.
İsrail basını, ordunun Gazze Şeridi'nde şu ana kadar 700 Filistinliyi alıkoyduğunu yazdı
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, İsrail ordusu, saldırılarını arttırdığı Gazze Şeridi'nde şu ana kadar 700 kadar Filistinliyi alıkoydu.
KAN'ın sosyal medya hesabından paylaştığı görüntülerde, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki yıkımın ortasında yarı çıplak, iç çamaşırlarıyla yan yana dizilmiş onlarca Filistinlinin ellerinin kelepçeli olduğu görülüyor.
İsrail ordusunun alıkoyduğu Filistinlileri askeri kamyonun kasasına yarı çıplak halde koyarak taşıması dikkati çekiyor.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde öldürülenlerin sayısı 17 bin 177'ye yükseldi.
Batı Şeria ve Kudüs’te 7 Ekim'den bu yana öldürülen Filistinlilerin sayısı 266'ya yükseldi
Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail askerlerinin Tulkerim Mülteci Kampı'na düzenlediği baskında ağır yaralanan 47 yaşındaki Avad Anber hayatını kaybetti.
Anber, Tulkerim Mülteci Kampı'na 14 Kasım'da düzenlenen baskında İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucu yaralanmıştı.
Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre, işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında ölen Filistinlilerin sayısı 266'ya yükseldi.
Ürdün, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye 17 yardım uçağı gönderdi
Ürdün Haşimi Hayır Kurumundan yapılan yazılı açıklamada, Gazze’ye gönderilen yardım uçaklarının tıbbi malzeme, ilaç, gıda, bebek maması, kıyafet gibi ihtiyaç malzemelerini taşıdığı aktarıldı.
Mısır’ın Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi’ne ulaştırılmak üzere Mısır Kızılayına teslim edilen yardımların, Filistin Kızılayı ve BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı aracılığıyla bölgedeki gerekli yerlere ulaştırıldığı ifade edildi.
Açıklamada, yardım uçaklarının yanı sıra 286 ton gıda, hazır yemek, insani yardım ve kıyafet taşıyan tırların da Gazze Şeridi'ne gönderildiği kaydedildi.
Ürdün ordusundan yapılan açıklamada da Gazze Şeridi’nin Han Yunus kentinde yer alan Ürdün Sahra Hastanesi'ne havadan tıbbi malzeme ve ilaç ulaştırıldığı, bunun dördüncü indirme olduğu belirtildi.
DSÖ: Gazze'deki El Avde Hastanesi'nin abluka altına alınması son derece endişe verici
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, İsrail'in ablukası ve yoğun saldırıları altındaki Gazze'de bulunan sağlık tesislerinin durumuna ilişkin X sosyal medya platformundan paylaşımda bulundu.
"Gazze'nin kuzeyinde asgari derecede hizmet vererek çalışan El Avde Hastanesi'nin abluka altına alındığına dair haberler son derece endişe verici." ifadelerini kullanan Ghebreyesus, hastanenin içerisinde hala hastalar ve sağlık personeli bulunduğunu vurguladı.
Ghebreyesus, Gazze için "acil ateşkes" çağrısında bulundu.
"Gazze'de hiçbir yer güvenli değil"
Tedros Adhanom Ghebreyesus, diğer paylaşımında ise DSÖ'nün bugün 4 bin 500 hastanın ihtiyaçlarını karşılamak üzere Gazze'nin güneyindeki Gazze Avrupa Hastanesi ve Nasır Tıp Kompleksi'ne travma ve acil bakım malzemeleri teslim ettiğini ancak çok daha fazlasına ihtiyaç olduğunu aktardı.
Yaşanan yoğun çatışmaların sağlık operasyonlarının yürütülmesini giderek zorlaştırdığına işaret eden Ghebreyesus, 29 Kasım'dan bu yana Gazze'de ilk kez bir hastaneye malzeme ulaştırdıklarını belirtti.
Ghebreyesus, "(Gazze'de) Hiçbir yer güvenli değil. Binlerce hasta, sağlık ve bakım çalışanı için son derece endişeliyiz. Onları korumanın tek yolu ateşkestir. Şimdi." ifadelerine yer verdi.
DSÖ'den Guterres'e destek
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, "Genel Sekreter Guterres'in Güvenlik Konseyine gönderdiği, 99. maddeyi hatırlatan ve ateşkes çağrısı yapan mektubunu destekliyorum." ifadesini kullandı.
Adhanom Ghebreyesus, Gazze'nin sağlık sisteminin tamamen çökmek üzere olduğunu belirtti.
İsrail'den BM'de Guterres döneminin "dünya barışına tehdit" olduğu iddiası
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Guterres'in görev döneminin "dünya barışı için tehdit" olduğunu, ateşkes çağrısının Hamas'a destek anlamına geldiğini ileri sürdü.
Cohen, X'ten yaptığı yazılı paylaşımda, "Guterres'in dönemi dünya barışı için tehdittir. Gazze Şeridi'nde 99. maddeyi hayata geçirme teklifi terör örgütü Hamas'a desteği içeriyor." ifadesini kullandı.
İsrail Dışişleri Bakanı, dünya barışını destekleyen herkesin "Gazze'yi Hamas'tan kurtarmayı desteklemesi" gerektiğini savundu.
Beyaz Saray stajyerlerinden Biden'a "Gazze'de kalıcı ateşkes" çağrısı
ABD'de İsrail'in devam eden Gazze saldırılarına tepkiler artarken Beyaz Saray'da görev yapan stajyerler de ortak mektupla (ABD Başkanı Joe) Biden yönetimine Gazze'de kalıcı ateşkes için çağrıda bulundu.
Amerikan NBC kanalının haberine göre, Beyaz Saray'da görev yapan çok sayıda kişi, ABD Başkanı Joe Biden ile Başkan Yardımcısı Kamala Harris'e bir mektup gönderdi.
Gazze'de acil kalıcı ateşkes için yönetime çağrı yapan Beyaz Saray stajyerleri, mektupta, "2023 Güz Dönemi Stajyerleri olarak Filistin halkına yönelik devam eden soykırıma karşı artık daha fazla sessiz kalmayacağız." ifadesini kullandı.
Blinken, Gazze'deki sivil kayıpların "yürek parçalayıcı" olduğunu söyledi
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarındaki sivil kayıplara ilişkin, "Hepimiz için yürek parçalayıcı" yorumunu yaptı.
CNN canlı yayınına konuk olarak İsrail'in Gazze'ye saldırılarına ilişkin son durumu değerlendiren Blinken, "İsraillilere, sivil kayıpları bakımından Gazze'nin kuzeyinde olanların, güneyinde de tekrarlanamayacağını vurguladım. Ayrıca gıda, su ve barınmaya umutsuz şekilde ihtiyacı olanlara insani yardımın ulaştırılması gerektiğinin de altını çizdim." ifadesini kullandı.
ABD, İsrail'in Gazze'yi yeniden işgal etmesini desteklemiyor
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Beyaz Saray'da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ABD'nin tutumunu yineleyen Kirby, "İsrail'in Gazze'yi yeniden işgal etmesini desteklemiyoruz." dedi
"Gazze topraklarının daraltılması ve halkının kalıcı olarak yerinden edilmesini desteklemiyoruz." ifadesini kullanan Kirby, Gazze'de yönetimin nasıl olması gerektiğine dair bazı kritik sorular sorulması gerektiğini vurguladı.
Hizbullah, İsrail'e ait 4 askeri noktaya saldırı düzenledi
Hizbullah, Lübnan'ın güneyinden İsrail'e yönelik gerçekleştirdiği saldırılar hakkında açıklama yaptı.
Açıklamada, sınır hattında yer alan İsrail'e ait Ramim, Merc ve Baruk askeri noktaların "uygun silahlarla" vurulduğu ifade edildi.
Hizbullah bir başka açıklamasında ise Mitan askeri noktasının da hedef alındığını kaydetti.
Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberine göre ise İsrail ordusu, Lübnan'ın sınır bölgesinde yer alan Kunin beldesindeki bazı noktalara yoğun hava saldırısı düzenledi.
Saldırıda bir enstitüde eğitim alan öğrencilerin kırılan cam parçalarının isabet etmesi sonucu hafif şekilde yaralandıkları belirtildi.
Lübnan medyasında yer alan görüntülerde ise İsrail saldırısı nedeniyle Kunin beldesinde büyük bir patlama meydana geldiği görülüyor.
Ayrıca NNA'nın başka bir haberinde İsrail'in Lübnan'ın yine güneyinde yer alan Rmeyş beldesinin çevresindeki tepeleri "beyaz fosfor" bombasıyla vurduğu aktarıldı.
İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana yaşanan çatışmalarda 92 Hizbullah mensubu, 1 Lübnan askeri ve 6 İsrail askeri öldü.
Çatışmalar ayrıca Lübnan'da 3'ü çocuk, 3'ü gazeteci 23 sivilin, İsrail'de de 5 sivilin hayatını kaybetmesine yol açtı.
Kassam Tugayları Gazze Şeridi'nin güneyinde 2 İsrail askerini hedef aldıklarını duyurdu
Kassam Tugayları, Telegram hesabından yaptığı açıklamalarda, Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerinde İsrail güçlerini hedef alan saldırılarına ilişkin bilgi verdi.
Han Yunus kentinin kuzeydoğusunda 2 İsrail askerinin vurulduğu kaydedilen açıklamada, Han Yunus'un doğusunda ise 6 askerden müteşekkil İsrail yaya birliğiyle çatışmaya girildiği; olayda İsrail güçlerinden bazılarının yaralandığı ya da öldüğü ifade edildi.
Ayrıca birlikte bulunan bir robotun da ele geçirildiği kaydedildi.
Kassam Tugaylarının ayrıca Han Yunus'un doğusunda İsrail'e ait iki tankı Yasin-1 roketleriyle, kuzeyinde de bir Merkava tankını tanksavar bombayla vurduğu belirtildi.
Han Yunus'un doğu ve kuzey eksenlerine sızan İsrail güçlerinin de havan toplarıyla vurulduğu, Gazze'nin güney ekseninde İsrail'e ait komuta odalarının da hedef alındığı ifade edildi.
Kassam Tugayları: Gazze'nin doğusunda 2 İsrail askerini vurduk
Kassam Tugayları tarafından yapılan yazılı açıklamada, iki İsrail askerinin Gazze’nin doğusundaki eş-Şucaiye bölgesinde keskin nişancı ateşiyle vurulduğu ve bunun son 24 saat içerisinde üçüncü eylem olduğu belirtildi.
Açıklamada son 72 saat içerisinde Gazze’de 79 İsrail askeri aracının imha edildiği de kaydedildi.
Kassam savaşçılarının Şeyh Rıdvan bölgesinde de (Gazze Şehri'nin kuzeyinde) bir tünel ağzını bombaladığı ve işgal ordusuna bağlı bir kuvvetin onlara doğru ilerlemesiyle söz konusu tünelin havaya uçurulduğu aktarıldı.
Patlama sonucu İsrail askerleri arasında ölü ve yaralıların olduğu vurgulandı.
Kassam savaşçılarının, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus’ta da iki İsrail askerini vurduğu duyurulmuştu.
Gazze Şeridi'ne düzenlenen kara saldırılarında öldürülen İsrail askerlerinin sayısı 89'a yükseldi
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Bakan ve eski Genelkurmay Başkanı Eisenkot'un oğlu Gal Meir Eisenkot'un (24) Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde süren kara çatışmalarında öldürüldüğü belirtildi.
Açıklamada, ayrıca 55. Tugay 6623. Keşif Taburu mensubu 34 yaşındaki Binbaşı Jonathan David Deitch’in de Gazze Şeridi’nin güneyindeki bir çatışmada öldürüldüğüne dikkat çekilerek, 2’si ağır olmak üzere 3 askerin de yaralandığı vurgulandı.
Öte yandan ordudan yapılan bir başka açıklamada, İsrail ordusuna bağlı 6. Tugay 8173. Tabur’dan rütbeli yedek asker 24 yaşındaki Maor Gershoni’nin de dün Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yaşanan çatışmalarda öldürüldüğü ifade edildi.
Açıklamada, böylece Gazze Şeridi'ne düzenlenen kara saldırılarında öldürülen İsrail askerlerinin sayısının 89'a, 7 Ekim’den bu yana öldürülen asker sayısının toplamının da 416’ya yükseldiği kaydedildi.
Filistinli STK'lar: İsrail Ofer Hapishanesindeki Gazzeli esirlere karşı korkunç suçlar işliyor
Filistin Esirler Cemiyeti ve Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Filistin Esir İşleri Heyeti ile Damir İnsan Hakları Kurumu, Ofer Hapishanesinden yakın zamanda salıverilen ve Gazzeli esirlerin tutulduğu bölümlere yakın bölümlerde bulunanların tanıklıklarına dayanarak ortak yazılı açıklama yaptı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik kapsamlı saldırılarının başlamasından bu yana alıkonulan Filistinlilerin maruz kaldığı "zorla kaybetme" vakalarına işaret edilen açıklamada, tanıklıkların Gazzeli esirler aleyhinde korkunç suçlar işlendiğini teyit ettiği belirtildi.
Açıklamada, İsrail'in onların sayıları, akıbetleri, tutuldukları yerler ya da sağlık durumlarına ilişkin herhangi bir veriyi açıklamayı reddetmesinin yanı sıra Gazzeli esirlere karşı saha infazları gerçekleştirdiğine dair endişelerin önemli ölçüde arttığı kaydedildi.
Ofer Hapishanesinden alınan verilere göre, 23 ve 25 numaraları bölümlerde en az 320 esirin tutulduğu ifade edildi.
Serbest bırakılanların ifadelerine göre ise gardiyanların, Gazzeli esirlere karşı "yemek vermeden önce havlamaları yahut İsrail'e özgü şarkıları yüksek sesle söylemelerini istemek gibi" korkunç suçlar işlediği; uygulanan eziyet ve kötü muamele nedeniyle günün her saatinde çığlık seslerinin net şekilde duyulabildiği kaydedildi.
Gazzeli esirlerin, direnişçiler, 7 Ekim'de alıkonulan siviller ve karadan işgal sırasında Gazze'de alıkonulan siviller olmak üzere üç kısma ayrıldığını, buna ek olarak farklı bölgelerde alıkonulan binlerce işçinin de bunlar arasında yer aldığı aktarıldı.