Sosyo-Politik Saha Araştırmaları Merkezi, son yıllarda gündeme gelen intihar vakaları ile ilgili TÜİK’in 2015-2019 yılları arasındaki verilerini değerlendirdi. İntihar vakalarının cinsiyet, yaş ve kent bağlamlı boyutlarına, İntihar nedenleri ve araçlarına/biçimlerine dair TÜİK’in web sitesinde yayınlanan resmi verilerden derlenen çalışmada, intihar vakalarının en çok ve artan biçimde erkeklerde görüldüğü belirtildi.
Çalışmada, intihar vakalarının çocuk ve gençlerde daha fazla sayıda yaşandığını, nedeni bilinmeyen intihar biçimlerinin ilk sıraya yerleştiğini, düşüş eğiliminde olan intihar vakalarında 2018’den itibaren yeniden artış olduğu kaydedildi. Değerlendirmede "İntihar nedenleri içinde iş ve geçim nedeniyle intiharlarda kısmi artışların gündeme geldiğini göstermektedir" denildi.
İlk üç sırada İstanbul, İzmir ve Ankara yer aldı
Yine resmi verilere göre; Türkiye’de en çok sayıda intihar vakasının yaşandığı ilk üç kent sırasıyla İstanbul (2370), İzmir (1063), Ankara (1001) oldu. Bursa, Antalya, Adana, Konya, Mersin gibi kentlerdeki vaka sayılarının da dikkat çekici olduğuna işaret edilen çalışmada, kentlerin nüfus sayıları ile intihar sayıları oranlandığında en fazla intihar oranına sahip ilk beş kentin; Tunceli, Ardahan, Burdur, Aydın ve Edirne olduğu belirtildi.
Gaziantep, Doğu ve Güneydoğu’da ilk 3 kent arasında
Doğu ve Güneydoğu kentleri içerisinde intihar vakalarının en fazla görüldüğü ilk 3 kent; Diyarbakır (370), Gaziantep (351) ve Şanlıurfa (284) olarak öne çıktı.
Erkek intihar vakalarında yaş aralığı 20-24, kadınlarda 15-19
Erkek intihar vakalarının en çok sayıda gerçekleştiği yaş aralığı 20-24 (1438) yaş aralığı iken; Kadın intihar vakalarının en çok sayıda gerçekleştiği yaş aralığı 15-19 yaş aralığı (711) oldu. Ayrıca resmi verilere göre 15 yaşın altında görülen toplamda 364 intihar vakasının 186’sı erkek, 178’i kadınlardan oluştu. 15-19 yaş aralığında ise toplamda görülen 1647 intihar vakasının 936’sı erkek, 711’i kadınlardan oluştu. 19 yaş ve altı çocuk/gençlerde intihar oranlarının/sayılarının fazlalığı da yine dikkat çekti.
Erkek intihar vakalarının nedenleri sırasıyla en çok ‘bilinmeyen’, ‘hastalık’, ‘diğer’ ve ‘geçim zorluğu’ olarak ortaya çıkarken; kadınlarda ise sırasıyla en çok ‘bilinmeyen’, ‘hastalık’, ‘diğer’ ve ‘aile geçimsizliği’ gibi nedenler ön plana çıktı.
Çalışmada, intihar vakalarının çocuk ve gençlerde daha fazla sayıda yaşandığını, nedeni bilinmeyen intihar biçimlerinin ilk sıraya yerleştiğini, düşüş eğiliminde olan intihar vakalarında 2018’den itibaren yeniden artış olduğu kaydedildi. Değerlendirmede "İntihar nedenleri içinde iş ve geçim nedeniyle intiharlarda kısmi artışların gündeme geldiğini göstermektedir" denildi.
İlk üç sırada İstanbul, İzmir ve Ankara yer aldı
Yine resmi verilere göre; Türkiye’de en çok sayıda intihar vakasının yaşandığı ilk üç kent sırasıyla İstanbul (2370), İzmir (1063), Ankara (1001) oldu. Bursa, Antalya, Adana, Konya, Mersin gibi kentlerdeki vaka sayılarının da dikkat çekici olduğuna işaret edilen çalışmada, kentlerin nüfus sayıları ile intihar sayıları oranlandığında en fazla intihar oranına sahip ilk beş kentin; Tunceli, Ardahan, Burdur, Aydın ve Edirne olduğu belirtildi.
Gaziantep, Doğu ve Güneydoğu’da ilk 3 kent arasında
Doğu ve Güneydoğu kentleri içerisinde intihar vakalarının en fazla görüldüğü ilk 3 kent; Diyarbakır (370), Gaziantep (351) ve Şanlıurfa (284) olarak öne çıktı.
Erkek intihar vakalarında yaş aralığı 20-24, kadınlarda 15-19
Erkek intihar vakalarının en çok sayıda gerçekleştiği yaş aralığı 20-24 (1438) yaş aralığı iken; Kadın intihar vakalarının en çok sayıda gerçekleştiği yaş aralığı 15-19 yaş aralığı (711) oldu. Ayrıca resmi verilere göre 15 yaşın altında görülen toplamda 364 intihar vakasının 186’sı erkek, 178’i kadınlardan oluştu. 15-19 yaş aralığında ise toplamda görülen 1647 intihar vakasının 936’sı erkek, 711’i kadınlardan oluştu. 19 yaş ve altı çocuk/gençlerde intihar oranlarının/sayılarının fazlalığı da yine dikkat çekti.
Erkek intihar vakalarının nedenleri sırasıyla en çok ‘bilinmeyen’, ‘hastalık’, ‘diğer’ ve ‘geçim zorluğu’ olarak ortaya çıkarken; kadınlarda ise sırasıyla en çok ‘bilinmeyen’, ‘hastalık’, ‘diğer’ ve ‘aile geçimsizliği’ gibi nedenler ön plana çıktı.