Ankara
Darbe girişiminin ardından çözülmeye başlayan Fetullahçı Terör Örgütü’nde (FETÖ) güç mücadelesi baş gösterirken elebaşı Fetullah Gülen’den sonra yerine kimin geçeceği tartışması, gözleri örgüt yöneticilerinden oluşan "karanlık kurul" üyelerine çevirdi.
"Başyüceler" ya da "istişare heyeti" de denilen bu kurul üyeleri arasında dikkati çeken isimlerden biri de Şerif Ali Tekalan.
AA muhabirinin dava dosyalarından derlediği bilgilere göre, 1970’lerden itibaren örgüt faaliyetlerine aktif olarak katılan Tekalan, 1976’da Ege Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. Sonraki yıllarda Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğretim üyesi olarak çalışan Tekalan, bu dönemde örgütün sözde "Kayseri imamlığı"nı yaptı.
Örgüt mensuplarının kurduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Genel Sekreterliği görevini yürüten Tekalan, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra kapatılan Fatih Üniversitesinin rektörlüğünü de yaptı.
Yurt içinde ve dışında örgüt elebaşını temsil ediyor
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, terör örgütünün darbe girişiminden bir gün önce açtığı "FETÖ Çatı Davası"nın iddianamesinde Tekalan’ın, "FETÖ Tayin Heyeti içerisinde yer aldığı" ve "FETÖ’nün akademik yapılanmasından sorumlu imam olduğu" belirtiliyordu.
İddianameye göre Tekalan, resmiyette Fatih Üniversitesi rektörü olsa da örgütün bütün üniversitelerini ve akademik kadrosunu yönetiyordu. Tekalan, akademik unvanların örgüt mensuplarına dağıtılmasından ve örgütün yükseköğretimde kadrolaşmasından sorumluydu.
Üst düzey askeri ve siyasi yetkililerle FETÖ arasındaki irtibatı sağlayan Tekalan, örgüt elebaşı Fetullah Gülen’den talimat almak veya ona bilgi vermek için zaman zaman ABD’ye gidiyordu.
Bir dönem örgütün "emniyet imamlığı"nı yapan Kemalettin Özdemir, "FETÖ Çatı Davası" dosyasında yer alan tanık beyanında Tekalan’ın, Gülen’e gidecek akademisyenler, siyasetçiler ve askeri personelin belirlenmesi ve götürülmesinde yetkili olduğunu, yurt içi ve yurt dışında yapılan görüşmelerde Gülen’i temsil ettiğini bildirdi.
FETÖ’nün birçok davasında sanık
Tekalan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının açtığı "FETÖ Çatı Davası"nın dışında, 10 Temmuz 2010’daki KPSS sorularının FETÖ tarafından sınav öncesinde ele geçirilerek, örgüt mensuplarına dağıtılması ile Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un öldürülmesine ilişkin davaların da sanıkları arasında yer aldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da FETÖ mensuplarının "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurduğu gerekçesiyle Tekalan’ın da arasında bulunduğu 108 kişiye dava açtı.
İddianamede yer verilen gizli tanık "Güneş"in beyanlarında Tekalan’ın da adı geçiyordu. Buna göre gizli tanık, "şike soruşturması" başlamadan önce, kapatılan Zaman gazetesinde Tekalan ile gazetenin Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Grup Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, Prof. Dr. Suat Yıldırım ve Mehmet Ali Şengül’ün toplantı yaptığını bildirerek, şunları aktardı:
"Toplantıda, kulüplere yönelik bir operasyon yapılacağı ve bunun merkezinde Fenerbahçe olacağı söylendi. Hidayet Karaca, ’Bu spor camiasını nasıl ele geçireceğiz?’ diye sordu. Şerif Ali Tekalan, Suat Yıldırım’a ’Federasyon ile ilgili durum nedir?’ dedi. Yıldırım, ’İçeriden de bir temizliğin yapılması bekleniyor.’ karşılığını verdi. Tekalan da ’Radyomuz var, televizyonumuz var, gazetemiz var, her alanda varız ama en popüler saha olan futbolda yokuz. Bu çok büyük bir eksiklik. Berlusconi İtalya’da bir futbol kulübü başkanıydı. Mafya olduğu bilinmesine rağmen futbol onun geçmişini sildirdi ve daha ileriye taşıyarak başbakan yaptı. Aziz Yıldırım da inanılmaz bir kitleye hitap ediyor. Fenerbahçe taraftarları aynı bizim gibi kendi aralarında kenetlenmiştir. Emniyetteki arkadaşlara söyleyelim, şike yasası çıkıncaya kadar bir şablon oluştursunlar ve bu kişiler hakkında önleme dinlemesi yapsınlar ki her şey önümüzde hazır dursun.’ dedi."
Halen firari durumda olan Tekalan, İçişleri Bakanlığının terörden arananlar listesinde kırmızı kategoride yer alıyor.