Gaziantep Eczacılar Odası’nda 14 Mayıs Eczacılık Günü dolayısıyla bir basın açıklaması düzenlendi. Gaziantep Eczacılar Odası Genel Sekreteri Serdar Dalsüren tarafından yapılan açıklamada, Eczacıların, 182 yıllık bir geçmişe sahip olduğu ifade edilerek, “Eczacılar, sağlık hizmeti içinde ilaç hizmeti sunmakla kalmaz, halk sağlığı için de önemli görevleri yerine getirirler. Birinci basamak sağlık hizmet sunucusu olarak tanımlı olan eczaneler, halkın sağlık sorunlarıyla ilgili en kolay ulaşabildiği yerlerdir. Bu nedenle verilen hizmetin 27 bin noktadan ulaştırılabiliyor olması verilen hizmetin boyutunu çok daha önemli hale getirmektedir.”
51 ECZACI VE 19 ECZANE TEKNİKERİ HAYATINI KAYBETTİ
Pandemi döneminde eczacıların Covid-19 ile mücadelede önemli rol üstlendiğini kaydeden Dalsüren, “2020 yılının başından beri dünyayı kasıp kavuran Covid-19 salgını sağlık hizmetleri ile bu hizmeti ulaştıran sağlıkçıların önemini tartışmasız biçimde ortaya koydu. Salgının ülkemizi de kasıp kavurduğu 15 aydan beridir eczaneler, bu mücadelede etkin bir biçimde rol alıyorlar. Bu 15 aylık süreçte eczanelerde verilen çaba ve emekler göstermiştir ki; eczaneler sağlık hizmeti içinde son derece önemli ve vazgeçilmez alanlardır. Sunulan hizmet yalnızca ilaç ve ilaç danışmanlığıyla kalmamış, genel pandemi mücadelesine destek, insanımızın bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesine de eczaneler tarafından büyük destekler sağlanmıştır. Dünyada ve ülkemizde pandemiden milyonlarca insan hayatını kaybederken, salgınla savaşta sağlık hizmeti sunarken hayatını kaybeden 416 sağlıkçı içinde 51 Eczacımızı ve 19 Eczane teknisyenimizi kaybettik. Bölgemizde ise Eczacı Ayşegül Öğüt, Eczacı Mehmet Cinpolat, Eczacı Teknisyeni Cuma Kara ve Eczane teknisyeni Sakine Kılıç’ı kaybettik. Kaybettiğimiz tüm arkadaşlarımızın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz."
“SAĞLIK HER İNSAN İÇİN EN TEMEL YAŞAM HAKKIDIR”
Salgınla birlikte insanların önümüzdeki süreçte kendi yaşamları için yakından izleyeceği başlıca konu kuşkusuz sağlık hizmetlerine devletlerin bakışı ve yaklaşımı olacaktır. Ulaşılabilir, sosyal devlet ilkesi içerinde sunulan sağlık hizmeti dünyadaki tüm insanların en temel hakkıdır. Yine bu temel hakka yeryüzünde yaşayan tüm insanların eşit bir biçimde ulaşması başlıca koşullardandır. Dünyada bugüne dek yapılan Covid-19 aşısı dozu sayısı 1.2 milyarı buldu, bu sayı her geçen gün artıyor. Avrupa Birliği kendi yurttaşları için 1.8 milyar dozluk yedek aşı anlaşmalarının imzalarını aşı üreticileriyle geçtiğimiz hafta içinde attı. Yine ABD ve Kanada gibi ülkeler aşı anlaşmalarını kendi vatandaşları için fazla dozların depolamasını da hesaplayarak yapmaktalar. Biz eczacılar, sağlığın en temel yaşam hakkı olduğunu ve sağlık hizmetlerinden yeryüzünde yaşayan tüm insanların, zengin-yoksul, gelişmiş-geri kalmış ülke yurttaşı olmasına bakılmaksızın yararlanmaya hakkı olduğunu savunuyoruz.
” İNTERNET ÜZERİNDEN SATILAN İLAÇLARA DİKKAT! “
Son dönemlerde özellikle de pandemi ile birlikte internet üzerinden ilaç, gıda takviyesi ve besin desteklerinin sağlık beyanı ile sunulduğuna tanıklık ediyoruz. Satışı yapılan bu ürünlerin içinde ciddi sağlık sorunları yaratabilecek türde etken maddelerin de olduğuna tanıklık ettik. Sağlık sorunlarımıza tanı koyabilecek kişiler kuşkusuz hekimlerdir. Kendi kendimize tanı ve tedaviye teşvik eden bu tür pazarlama yöntemleri insan sağlığını tehlikeye sokacak konulardır. Yine ilaçla ve bu tür ürünlerle ilgili bilgi alabileceğiniz, danışmanlığından ve bilimsel yönlendirmelerinden yararlanabileceğiniz yegane yer, yanı başınızdaki eczaneler ve eczacılardır. İlacın ve diğer sağlığa ilişkin gıda ve besin takviyelerinin internet satışı, reklamı, beyanları, üretimi, kontrolü, sunumu için ülkemiz koşulları dikkate alarak düzenlemeler gerekmektedir. Yurttaşlarımıza uyarımız ilaç danışmanlığı için eczacınızdan yararlanmaya devam ediniz.” “YAPISAL SORUNLARI BÜYÜYOR” Ülkemizde geçen yıl 2.2 milyar kutu ilaç tüketilirken bunun parasal karşılığı 50 milyar lirayı bulmaktadır. Yapılan harcamanın yüzde doksana yakın bölümü kamu tarafından karşılanmaktadır. Tüketim içindeki dış-alım payının giderek arttığını ve yüzde 60’lara yakın olduğunu biliyoruz. Eczaneler sağlık hizmeti sunan küçük ölçekli işletmelerdir. Yapacakları iş ve hizmetin kuralları belli ve sınırlıdır. Kendilerine farklı kar alanları yaratma olanakları yoktur. İlaç şirketlerinin baskısı ve kamunun ilaç fiyat politikalarıyla eczanelerin ekonomik olarak ayakta kalma şansları giderek azalmaktadır. Bu bakımdan enflasyon ve fiyat artışı nedeniyle yaklaşık 15 yılı aşkın süredir güncellenmeyen ilaç fiyat kararnamesi güncellenmeli ve günümüz koşullarına uygun hale getirilmelidir.
” KONTENJANLAR 10 YILDA 3 KAT ARTTI “
Eczacılık fakültesi kontenjanları son 10 yılda 3 kata yakın artırılmıştır. Her yıl katlayarak artırılan eczacılık fakültesi kontenjanları alanın giderek tıkanmasına, işsiz eczacı kitlesinin oluşumuna yol açmaktadır. Ülkemizin eczacı ihtiyacının üzerinde eczacı yetiştirmek, akademik alt yapıları hazır olmadan eczacılık fakültesi açmak bu alanın sorunlarını çözmez, aksine mevcutta olduğu gibi artırır. Çok eczacılık fakültesi açmakla birlikte, ilaç tüketimi içindeki yerli payımız artmadı, aksine her geçen yıl azaldı. İhtiyacımız olan doğru planlama ve doğru stratejilerdir. 37 bin kişilik eczacı ordumuzun beş bine yakınının yer aldığı kamu eczacılarının maaş ve özlük hakları da çözüm bekleyen sorunlarımızın başında gelmektedir. Katsayı ve emekliliğe esas maaş düzenlemesi bu alandaki beklentilerimizin başındadır. Biz eczacılar, binlerce yıldır olduğu gibi insanoğlunun yaşamında yer almayı sürdüreceğiz. Dünyada teknolojik ve bilimsel gelişmelerin en çok etkilendiği alanların başında sağlık ve ilaç alanı geliyor. Dünyada bu yıl sağlığa 8.3, ilaca ise 1.4 trilyon dolar harcama yapılması öngörülmektedir. İnsan yaşamına direkt etki etmesi yanında ekonomik büyüklüğü ile ilaç alanındaki gelişmeler insanoğlunun yaşam süresini ve standardını yükseltmeye devam edecektir” ifadelerine yer verildi.