Samsun
"Asrın felaketi" olarak nitelenen depremlerden etkilenen Malatya'da, 6 Şubat'ta görevlendirilen Samsun Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şubesi ekiplerinin bir kısmı görevlerini tamamladı.
Deprem süreci boyunca, Battalgazi ilçesindeki Ziraat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde konaklayan ekipler, bir sınıftaki akıllı tahtaya, yaşadıklarını ve hislerini yazdı.
"Sevgili kardeşlerimiz ve hocalarımız" diye başlayan yazıda, şu ifadeler yer aldı:
"Samsun Çevik Kuvvet olarak okulunuzda bir süre misafir olduk. Odalarınızı, sınıflarınızı, sıralarınızı kullandık. Bir sınıfın, bir sıranın hiç aklımıza gelmezdi bize bir yatak, bir sığınak, bir yuva olacağı. 6 Şubat 2023 tarihinde deprem olduktan sonra, 24 saat geçmeden Malatya'ya vardık. Yaşamı daha da zora sokan hava şartlarıyla ve hayatın bambaşka bir yüzü ile karşılaştık. Karşılaştığımız karanlık durumdan kurtulacağımız ve güneşi tekrar göreceğimiz o güzel günler için bir dakika düşünmeden çalışmaya başladık. O saatten itibaren çevremizde bulunan yardıma muhtaç her kim varsa elimizden ne geliyorsa yapmaya, devletimizin varlığını ve milletimizin yalnız olmadığını hissettirmeye çalıştık. Dördüncü günün sonunda ise siz değerli kardeşlerimizin okuluna geldik."
Bu süreçte okulun güvenliğinden tutun da gelen yardımların toplanması, dağıtılması ve insanların güvenliğine kadar ellerinden geleni yaptıklarını belirten Çevik Kuvvet, yazısında şunları kaydetti:
"Yeri geldi koliler taşıdık, yeri geldi temizlik yaptık. En önemlisi ise hayatlara dokunmak isteyen insanların, insani değerlere sahip bireylerin, dini, dili, milleti, ülkesi olmadığını, felaketlerin evrensel olduğunu ve aynı zamanda tüm insanlığı ilgilendiren olaylar olduğunu gördük. Uluslararası yardım kuruluşları, AFAD gönüllüleri ve ülkemizin birçok yerinden yardıma gelen insanların toplanma alanı, aynı zamanda da depremzedelerimizin kendini güvende hissettiği bir yuva oldu. Okulunuzla gurur duyun. Kardeşlerimiz; ulusal ve uluslararası yardım kuruluşlarına emeklerinden dolayı minnettarız. Ülkemizin ve dünyanın her yerinden gelen arama kurtarma ekiplerinin canlarımız için verdiği çabayı görseydiniz, AFAD gönüllülerinin uykusuz günlerine tanıklık etseydiniz, korkusuzca enkazların altına giren maden işçilerimizin, yorulmak nedir bilmeyen Emniyet Teşkilatımızın ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizin emeklerini görseydiniz, eminim ki duygularınıza ve gözyaşlarınıza hakim olamazdınız. Duyguların en yoğun, gözyaşlarının en ağır olduğu dönemde bile Türk Devleti'nin ve milletinin kudretindeki birlik ve bütünlüğü ilk andan itibaren içten hissettik. Sadece insanın insana el uzattığı değil, arama kurtarma köpeklerinin de 'bir can kurtarmak' için verdiği çabayı asla unutamayız. Kardeşlerimiz ve hocalarımız; bazı meslekler vardır ki insanın hayatına dokunan… Çok şanslıyız ki, böyle bir meslek grubunun içindeyiz. Bu süreçte insanların hayatlarına dokunabildiysek, bir nebze de olsa insanlarımıza güç, moral, güven verebildiysek ne mutlu bize. Yeni sayfalar beyazdır. Al bayrağımızda bulunan hilal ve yıldızın sahip olduğu beyazlık asırlar boyu bizimle olsun. Hakkınızı helal edin, bizim hakkımız sonuna kadar helal olsun."