Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açıklamalarına göre Kız Kulesi yapısının sadece üst kısmı değil alt tarafındaki platform ve deniz tarafındaki eksiklikler de fark edilip bunlarla ilgili çalışmalar yapıldı. Güçlendirme ve sağlamlaştırma yapılan bu restorasyonun, açılışı aslında daha önceden gerçekleşecekti. Bu gecikmenin sebebi ise depreme karşı alınan ekstra önlemler oldu.
KIZ KULESİ NE ZAMAN AÇILACAK?
Kültür ve Turizm Bakanlığından yapılan açıklamalara göre Kız Kulesi, Mayıs ayının ilk haftası ziyaretçileriyle buluşmaya hazır. Bakan Ersoy’un açıklamalarına göre, yıllardır bizlerin seyre daldığı Kız Kulesi görünümü aslında olması gerektiği formda değil. İnsanlar aslını da tam kaynaklardan araştıramadığı için mevcut yapıya alışmıştı. Fakat şimdi orijinal resimlerdeki hali baz alınarak 2. Mahmut dönemine gerçek Kız Kulesine döndürüldü.
KULE-MÜZE ŞEKLİNDE HİZMETE GİRECEK!
Mayısın ilk haftasıyla beraber Kız Kulesi eskiden olduğu gibi yeme içme ağırlıklı değil, olması gerektiği gibi kule-müze şeklinde hizmete girecek ve başta Türk ziyaretçiler olmak üzere dünyanın her bir yanından gelen ziyaretçilere açık olacak. Nesiller boyu ayakta kalacak bir yapı güçlendirmesi gerçekleştirdiklerini dike getiren Bakanlık, Kulenin oturduğu platforma kadar oldukça sağlam ve detaylı bir çalışma gerçekleştirdiklerini de vurguladı.
KIZ KULESİ EFSANESİ VE HİKAYELERİ
KRALIN KIZI
Efsaneler arasından en yaygın olarak bilinen, kral ve kızının olduğu hikayedir. Kral herhangi bir falcı tarafından kızı için uyarılır. Falcının dediklerine göre kızı bir yılan ısıracaktır. Kızını bu korkunç olaydan korumak isteyen kral, Salacak açıklarındaki kayalıklar üzerine kız kulesini inşa eder ve kızını buraya yerleştirir. Haftanın belirli gün ve vakitleri kızına sepetlerle meyve sebze gönderen kral, bir gün gönderdiği sepet içine gizlenen yılan sonucu kendi kızının ölümüne istemeden sebep olur.
BATTAL GAZİ
Yaygın olan diğer efsanelerden biri de Battal Gazi hakkındadır. Bizans Tekfuru şehrinin karşısında yer alan Battal Gazi’yi görünce telaşlanır ve ganimetleri ile kızını bu kuleye gizler. Fakat yaptıkları hiçbir işe yaramayan Bizans Tekfuru hem kule ile ganimetleri kaybeder hem Battal Gazi prensesi alıp ve atıyla Üsküdar’ı aşarak yoluna gider. Hatta bir rivayete göre “Atı alan Üsküdar’ı” geçti deyiminin kaynağının bu olay olduğu söylenir.
LEANDROS
Kız kulesi ile ilgili olan ilk efsane aslında Ovidius tarafından kayda geçmiştir. Efsaneye göre Çanakkale Boğazı’nın batı yakasındaki Sestos’taki Afrodit Mabedi’nde rahibe olan Hero, Abydos’da yaşayan Leandros’a aşık olur. Leandros her gece yüzerek Hero’yu görmeye Sestos’a geçer. Günlerden bir gün fırtına çıkar, kuledeki fenerin ışığı söner. Leandros yolu bulamadığı için denizde boğularak can verir.
Ertesi gün kıyıda Leandros’un cansız bedenini gören Hero’da dayanamayıp kendini suya atarak intihar eder. Normalde Çanakkale’de geçen bu efsane 18. Yüzyılda Avrupalı seyyahlar tarafından Boğaziçi’ndeki Kız Kulesi’ne göre uyarlamışlardır. Böylelikle kule, “Tour de Leandre veya Leandre Tower” olarak da adlandırılmaya başlanmıştır.
KIZ KULESİ İLE GALATA KULESİNİN AŞKI
Bir yanda tek başına narin ama büyüleyiciliğiyle İstanbul’un tam kalbinde yer alan bir inci tanesi olan Kız Kulesi, diğer yanda İstanbul’u tam tepeden izleyen heybetli bir Galata Kulesi. Kız Kulesi bir başına boğazda süzülürken, Galata Kulesi ile karşılaşır. İki kule bir araya geldiği an İstanbul’un huzurunda birbirine aşık olur. Ancak İstanbul Boğazı kavuşmamaları için aralarına bir engel olarak çıkmaktadır.
Bu imkansız aşk karşısında Kız Kulesi, günden güne erir. Galata Kulesi ise ona mektuplar şiirler gönderir. Bir gün Ahmet Çelebi Üsküdar’a uçmak amacıyla Galata Kulesinin tepesine çıkar. Galata Kulesinin ısrarlarını kırmayıp Kız Kulesine yüzyıllardır yazmış olduğu biriken mektupları da yanına alır. Ancak Salacak sahiline gelmeye yakın rüzgarın etkisiyle Üsküdar sahile varamaz.
Tüm bunlara rağmen dalgalar mektupları alıp Kız Kulesine ulaştırır. İşte o vakit Kız Kulesi Galata Kulesinin kendisine ne kadar aşık olduğunu anlar. Kavuşmaları imkansız olsa da yüzyıllar boyunca birbirleriyle aşk ve özlem dolu bakışırlar. Nesilden nesle aktarılan bu hikayeye inananlar Galata Kulesine ilk çıktığı kişiyle evleneceği hayalini kurar.
