Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’nde, halka açık konferanslar kapsamında Nöroloji Uzmanı Dr. Deniz Yücel “Bunama ve Alzheimer” konusunu anlattı.
Alzheimer hastalığının beynin düşünce ve algılamasını etkileyen nörodejeneratif hastalıkların en sık görüleni ve “bunama” da denilen demans tablosunun da en sık nedeni olduğunu anlatan Dr. Yücel, şunları kaydetti:
‘’Bunama bir insanda zihinsel işlev alanlarından en az ikisinin bozulmasıdır. Bu bozulmanın o zihinsel alanların daha önceki düzeylerine kıyasla anlamlı bir kötüleşme ifade etmesi ve günlük yaşamı etkileyecek kadar ağır düzeyde olmasıdır. Bu üç şart bir araya geldiğinde biz o kişide bir bunama tablosunun olduğuna karar veriyoruz.”
Bunamanın bir durumu tarif ettiğini alzheimer hastalığının ise bu durumu oluşturan en sık neden olduğunu ifade eden Dr. Yücel, bu hastalığın genellikle yaşlılıkta ortaya çıktığını, 65 yaşın üzerinde 10 kişiden birinde ve 85 yaşın üzerinde iki kişiden birinde görüldüğünü, dünyada 20 milyona yakın alzheimer hastası bulunduğunu bildirdi.
Alzheimer hastalığının en sık başlama biçiminin unutkanlık olduğunun altını çizen Dr. Yücel, şu bilgileri verdi:
“Bu son derece sinsi ilerleyen bir unutkanlık, genellikle ne zaman başladığı tam olarak fark edilmez. Eşyalarını koyduğu yerde bulamamak, söylediği şeyleri unutmak, sık sık aynı şeyleri sorma, her seferinde ilk kez soruyormuş gibi davranma, son zamanlarda yaşananların yapılanların unutulması ancak eskilerin unutulmaması. Zamanla beynin diğer zihinsel işlevlerinde de bozulma ortaya çıkar.”
Alzheimer hastalığının yavaş ilerleyen, ancak zaman içinde günlük yaşamı etkileyerek hastayı geri dönüşsüz bir şekilde bakıma muhtaç bıraktığına vurgu yapan Dr. Yücel, bu hastalığın genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıkan kompleks nörolojik hastalıklardan olduğunu söyledi.
RİSK FAKTÖRLERİ
Dr. Yücel, alzheimer hastalığının risk faktörlerini “Yaş, kadın cinsiyeti, düşük eğitim, ailede demans öyküsü, genetik etkenler, bilinç kayıplı kafa travması, down sendromu, majör depresyon öyküsü, vasküler olaylar, plazma homosistein düzeyi, küçük kafa çevresi, hipotiroidi, bazı toksik ve zararlı durumlara maruz kalmadır” olarak sıraladı.
-‘’GÜNLÜK YAŞAMDA YARDIM VE GÜVENLİK İHTİYACI DOĞUYOR’’-
‘’Alzheimer hastalığını tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi ne yazık ki bugün için yoktur. Ancak belli bir süre hastalığın ilerleme hızını durduracak ya da yavaşlatacak bazı yeni tedavi olanakları bulunmaktadır” diyen Dr. Yücel, bu ilaçların hastalığın bazı belirtilerini hafifleterek, hastanın yaşam kalitesini koruduğunu ve kendine daha uzun süre bakabilmesini sağladığına dikkati çekti.
Alzheimer hastaları için ilaç tedavilerinin yanı sıra özenli bir bakımın da önemine değinen Dr. Yücel, hastalık ilerledikçe günlük yaşamda daha fazla yardım ve güvenlik ihtiyacı doğduğunu anlattı.
Dr. Yücel, ‘’Bu aşamada gündüz bakım evleri, Alzheimer dernekleri ve sivil toplum örgütlerinin önemi büyüktür. Bu örgütlerin çoğalması da farkındalık yaratmakla gerçekleşecektir” diyerek, sunumunu bitirdi.
Dr. Yücel, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.
Alzheimer hastalığının beynin düşünce ve algılamasını etkileyen nörodejeneratif hastalıkların en sık görüleni ve “bunama” da denilen demans tablosunun da en sık nedeni olduğunu anlatan Dr. Yücel, şunları kaydetti:
‘’Bunama bir insanda zihinsel işlev alanlarından en az ikisinin bozulmasıdır. Bu bozulmanın o zihinsel alanların daha önceki düzeylerine kıyasla anlamlı bir kötüleşme ifade etmesi ve günlük yaşamı etkileyecek kadar ağır düzeyde olmasıdır. Bu üç şart bir araya geldiğinde biz o kişide bir bunama tablosunun olduğuna karar veriyoruz.”
Bunamanın bir durumu tarif ettiğini alzheimer hastalığının ise bu durumu oluşturan en sık neden olduğunu ifade eden Dr. Yücel, bu hastalığın genellikle yaşlılıkta ortaya çıktığını, 65 yaşın üzerinde 10 kişiden birinde ve 85 yaşın üzerinde iki kişiden birinde görüldüğünü, dünyada 20 milyona yakın alzheimer hastası bulunduğunu bildirdi.
Alzheimer hastalığının en sık başlama biçiminin unutkanlık olduğunun altını çizen Dr. Yücel, şu bilgileri verdi:
“Bu son derece sinsi ilerleyen bir unutkanlık, genellikle ne zaman başladığı tam olarak fark edilmez. Eşyalarını koyduğu yerde bulamamak, söylediği şeyleri unutmak, sık sık aynı şeyleri sorma, her seferinde ilk kez soruyormuş gibi davranma, son zamanlarda yaşananların yapılanların unutulması ancak eskilerin unutulmaması. Zamanla beynin diğer zihinsel işlevlerinde de bozulma ortaya çıkar.”
Alzheimer hastalığının yavaş ilerleyen, ancak zaman içinde günlük yaşamı etkileyerek hastayı geri dönüşsüz bir şekilde bakıma muhtaç bıraktığına vurgu yapan Dr. Yücel, bu hastalığın genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıkan kompleks nörolojik hastalıklardan olduğunu söyledi.
RİSK FAKTÖRLERİ
Dr. Yücel, alzheimer hastalığının risk faktörlerini “Yaş, kadın cinsiyeti, düşük eğitim, ailede demans öyküsü, genetik etkenler, bilinç kayıplı kafa travması, down sendromu, majör depresyon öyküsü, vasküler olaylar, plazma homosistein düzeyi, küçük kafa çevresi, hipotiroidi, bazı toksik ve zararlı durumlara maruz kalmadır” olarak sıraladı.
-‘’GÜNLÜK YAŞAMDA YARDIM VE GÜVENLİK İHTİYACI DOĞUYOR’’-
‘’Alzheimer hastalığını tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi ne yazık ki bugün için yoktur. Ancak belli bir süre hastalığın ilerleme hızını durduracak ya da yavaşlatacak bazı yeni tedavi olanakları bulunmaktadır” diyen Dr. Yücel, bu ilaçların hastalığın bazı belirtilerini hafifleterek, hastanın yaşam kalitesini koruduğunu ve kendine daha uzun süre bakabilmesini sağladığına dikkati çekti.
Alzheimer hastaları için ilaç tedavilerinin yanı sıra özenli bir bakımın da önemine değinen Dr. Yücel, hastalık ilerledikçe günlük yaşamda daha fazla yardım ve güvenlik ihtiyacı doğduğunu anlattı.
Dr. Yücel, ‘’Bu aşamada gündüz bakım evleri, Alzheimer dernekleri ve sivil toplum örgütlerinin önemi büyüktür. Bu örgütlerin çoğalması da farkındalık yaratmakla gerçekleşecektir” diyerek, sunumunu bitirdi.
Dr. Yücel, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.