Gazişehir Gaziantepspor’umuz, Milli aradan sonra ligdeki kötü gidişata son verebilmek adına son haftaların formda ekibi olan Hatayspor ile çok kritik bir maça çıkarken Erol Hoca ne yapacak inanın çok merak ediyordum. Takım psikolojik olarak yerlerde, deplasman galibiyetimiz uzun süredir yok, ve ligin neredeyse en dominant futbolunu oynayan takımla bir maça çıkacağız.
Erol Hocanın bazı şeyleri daha farklı yapması gerekiyordu. Her gittiği takımda aynı şeyi denediği sürece bir başarı elde edemez. Rakip analizi takıma göre yapılır ve her maç farklı bir formatta oynarsınız ki, rakip sizi çözemesin. Bu iş bu kadar basittir.
Maçı izleyen halkımıza sormak istiyorum. İlk çeyrekten itibaren ne yaptık? Top kontrolü sıfır, bölge parselasyonu yok, baskı yok, oyun kurmanın hiçbir boyutu yok. Biz Real Madrid miyiz doksan dakika savunma yapalım. Üstelik, maçın en başında değişmemiz gerekirken.
Hatayspor belli ki uzun topla gidecek. Hızlı hücumlarla ileri üçlüyü düşünüp bize sıkıntı çıkaracak, bunu ben televizyondan görüyorsam hoca da saha kenarından görmek zorunda. İlk yarı neredeyse hiçbir topu ayağımıza alamadık.
Hatayspor geri dönen bütün topları karşıladı ve tehlikeli bir atağa dönüştürdü. Sebeplerinden ilki, savunma çizgisinin fazla geride olması ve ikinci bölgedeki oyuncuların iletişim kopukluğu. Set hücumu konusunda da sınıfta kaldığımız bir yarı oldu.
Temaslı oyun oynayamadık ve ritme ayak uyduramadık özetle ilk yarıda ‘’takım sahada akıl tatildeydi’’ İkinci yarının başında değişikliklerin gelmesi gerekiyordu. Hoca maalesef bunda da geç kaldı. Bu takım, oyunu Maxim’in üzerine kurmadığı sürece başarı sağlayamaz.
Oyun içinde sazı bu isme verin bakayım ne oluyor. Akan oyunda kaleye giderken kaç tane şut çektik bu akşam, dikkat eden oldu mu? Merkezden ikinci yarıda dikine oyun yüzdemiz 26… Bu durum her şeyi açıklıyor sanırım. ‘’Orta kafa gol’’ taktiği ile fazla bie şey bekleyemeyiz de zaten.
Son dakikalardaki oyun hariç beni heyecanlandıran tek pozisyon Muhammed’in vurduğu yan top. Mağlubiyeti hak ettiğimizi düşünüyorum.
Takım silkelenip kendine gelmeli. Potansiyel olarak daha ısıran bir oyun oynayacak yapımız var. Neden değerlendirmiyoruz. 2-0’a gelene kadar oynadığımız oyunu skor 1-0 devam ederken neden oynamıyoruz?
Soruyorum bunu hocaya, sormak zorundayım çünkü. 80’den sonra oynadığımız saldırgan futbolu bu maçta 60-65 dakika dolaylarında oynayabilseydik eğer, maça ortak olur belki de kazanırdık.
Yenilmeye zaten yeniliyoruz, tek farkla iki farkın ne önemi var. Asıl sorun ise oynayabiliyorken oynamamakta yatıyor.
Bu sorunun cevabı ve çözümü bulunursa, takım tekrar istediğimiz noktada olacaktır. Haftaya görüşmek üzere, esen kalın…
BÜLENT KAAN KÖSE