?>

GAZİANTEP GÜZELLEMESİ

Mehmet Baş

3 yıl önce

Suyun gözünden sesleniyorum sana

Toros Ekspresi’nin kampanaları çalıyor garda

Allaben Deresi’nin iki yanında ak zambaklar

Gece bir nar gibi dökülüyor kömür gözlerinden

Antep Kalesinde bir bayrak gibi dalgalanıyor hüzün

 

Belkıs”ın saçlarını örüyor garbi yelleri

Bir kuş havalanıyor Kömürler üstünden

Fırat”ı kucaklıyor Nizip”in kolları

Doğunun kıyısından batıya bakıyor gözleri

Bir hançer gibi parlıyor doğan güneşi

 

Kuva-i Milliye”nin altın kuşağı belinde

Şehitler çeşmesinden kana kana içmiş dudakları

Dönülmez yolların kavşağında şaha kalkmış atlar

Mavzer sesleriyle yankılanıyor kanlı dereler

Göğsünün tam üstünde bir istiklal madalyası

 

Kırmızı bir üniforma giymiş toprağı üstüne

Zeytin ağaçlarının siyaha çalan yeşilinde

Ulular geçiyor uzun çarşılarından, arastalarından

Zincirli bedestende ağır kadifeler bürünmüş omzuna

Gümüş bir hamaylı takmış ak gerdanına

 

Tahmis kahvesinin duvarlarında gölgelenmiş akşam

İncirin ve zeytinin üstüne başlıyor bütün yeminler

Kutnu kumaş yüklü develer konaklıyor Şirehan”da

Beydilli kilimlerine ilmek ilmek işleniyor kara sevda

İçli bir ezan yükseliyor Kurtuluş Camisi’nin minarelerinden

 

Şehreküstü”nde sıvası dökülmüş bir ev

Hoşgör Mahallesi’nde hanek sesleri

Halep’ten gelen kervanların çan sesleri sinmiş hanlara

Bir barak havası yükseliyor toprağın hançeresinden

“Aman keten gömlek giymişte ayna dizinde”

 

Ağam haydi kalk Antep’e gidiyoruz

Şahit Kâmillerin, Şahin Beylerin yurduna

Bak irahan”lar gibi kokuyor bu şehrin saçları

Barak ovasında uykusundan yeni uyanmış marallar dolaşıyor

Ağam haydi kalk Antep’e gidiyoruz.

 Mehmet BAŞ

YAZARIN DİĞER YAZILARI