Büyük İstanbul depreminin yaşandığı 1894’te Padişah 2. Abdülhamit’in, 1868’de hizmete giren Rasathane-i Amire’den depremin araştırılması için 2 sismometre alınmasını istemesiyle bu alanda çalışmalara başlayan rasathane, 1895’ten bu yana deprem araştırmalarını yürütüyor. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, 2 istasyonla başladığı çalışmalarını 1999’a kadar mekanik cihazlarla sürdürdü. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminden sonra sismik ağ genişletilerek 240 istasyona çıktı. Türkiye genelini kaplayan istasyonlarda, 7 gün 24 saat deprem aktiviteleri gözlemleniyor, sensörlerden gelen veriler online olarak AFAD’la da paylaşılıyor. Kandilli’deki rasathanede ise gündüz vardiyasının ardından geceleri de çalışan 6 uzman, deprem aktivilerini değerlendiriyor. Rasathane, Türkiye’de yılda 10 binin üzerinde deprem kaydediyor ancak geçen yıl peş peşe 6’nın üzerinde yaşanan 3 depremin ardından 4-6 bin civarındaki artçılar nedeniyle, 2017’de 34 bin deprem kayıtlara geçti. Bu yıl ise Türkiye’de şu ana kadar 5 binin üzerinde deprem yaşandı. Farklı istasyonlardan gelen verileri analiz ederek depremin yeri ve büyüklüğü üzerinde çalışma yapan rasathanedeki uzmanlar günde yaklaşık 100 deprem çözüyor. Deprem istasyonları deprem verisi gibi gelen, taş ocağı, inşaat ve yol yapım alanlarındaki patlatmaları da kaydediyor.

HABERİ SİTEDEN OKU...