1991 yılında babası ölen genç kız, yıllardır hayalini kurduğu düğünle evlendi. 2007 senesinde boşanan genç kadın, babasından dolayı yetim aylığı almaya başladı. SGK kontrol memurları, çiftin yetim aylığı almak için anlaşmalı boşandığını tespit etti. Tutulan raporda, kadının boşanmış olduğu eşi ile aynı adreste birlikte yaşadığının tespit edildiği, boşanmanın muvazaalı olduğu belirtildi. Raporda eşlerin boşanmalarına rağmen son üç genel seçimde aynı okulda oy kullandıklarına dikkat çekildi. Harekete geçen SGK, genç kadına 17.10.2008-16.04.2010 tarihleri arası dönemde ödenen 11 bin 833,50 TL'lik yersiz aylıklar için icra takibi başlattı. Genç kadın icra işlemine itiraz etti. Bunun üzerine SGK, İş Mahkemesi'ne müracaat ederek, itirazın iptali ve yüzde 40 icra inkâr tazminatı ödenmesi talebiyle dava açtı. Mahkeme, davanın reddine hükmetti. SGK kararı temyiz edince devreye Yargıtay 10. Hukuk Dairesi girdi.
Emsal kararda, boşanan çiftin son üç genel seçimde aynı okulda aynı sandıkta oy kullandıkları hatırlatıldı. Kararda, “Dava konusu borç tahakkuk döneminin 17.10.2008-16.04.2010 tarihleri arasında davalıya yersiz olarak ödenen aylıklar için gerçekleştirildiği ortadadır. Davalının borç tahakkuk dönemini kapsayan adres hareketleri izlenmiştir. Çiftin aynı lisede aynı sandık numaralarında oy kullandıklarının anlaşılması karşısında sübût bulan davada davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, toplanan delillerin hatalı şekilde değerlendirilmek suretiyle davanın reddine yönelik hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir. O halde, davacı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Mahkeme kararının oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir” denildi.Süleyman Aydın