İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi, Orman Entomolojisi ve Koruma Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri tarafından, kamuoyunu bilgilendirmek üzere Türkiye'de 28-29 Temmuz tarihlerinde yaşanan orman yangınları hakkında ön değerlendirme raporu açıklandı.
Raporda Türkiye'nin Akdeniz coğrafyası ve iklim kuşağında yer alması nedeniyle özellikle yaz aylarında yoğun bir yangın tehdidi altında olduğu aktarılarak “Orman Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan son 20 yıllık orman yangınları istatistiklerine göre her yıl ortalama 2 bin 350 adet orman yangını çıktığı ve yaklaşık 10.000 hektar ormanlık alanın etkilendiği anlaşılmaktadır” denildi.
30 Temmuz 2021 saat 16:00'dan itibaren Adana, Antalya, Mersin, Muğla, Osmaniye olmak üzere Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde çıkan toplam 71 yangından 57'sinin kontrol altına alındığı da raporda açıklanarak “14'ü ise halen devam etmektedir. Yangın bölgelerinde sıcaklığın yüksek, bağıl nemin düşük olması yanıcı madde nemini düşürmekte ve ormanları yanmaya daha elverişli hale getirmektedir.
Rüzgâr şiddetinin yüksek olması yangının yayılma hızını arttırmakta ve yangına doğrudan müdahaleyi güçleştirmektedir. Hava sıcaklığının 40 C'nin üzerine çıktığı, nispi nemin 'nin altına düştüğü hava koşullarında orman yangını çıkma ihtimali çok yüksektir” tespitine yer verildi.
Aynı anda birkaç farklı noktada başlayan yangınların sebebinin araştırılmasının gerekliliği de raporda vurgulanarak “Bu durum kasıt ve sabotaj ihtimalini de düşündürmektedir” denildi. Orman yangınlarıyla hem karadan hem havadan mücadele edilmesi gerektiğinin açıklandığı raporda “Orman yangınlarıyla savaşta tek başına havadan müdahale yeterli değildir. Havadan müdahale (uçak ve helikopterler) yeni çıkmış bir yangının büyüyüp afet haline dönüşmeden kontrol altına alınması ve engebeli arazilerde yangına müdahale açısından önemlidir, ancak gece karanlığında bu uçak ve helikopterler işlevlerini yitirmektedirler. Bu nedenle orman yangınlarıyla etkili bir savaşım için şu anda yangın bölgelerinde de yapıldığı gibi hem karadan hem de havadan müdahale şarttır” ifadeleri kullanıldı.
Raporda yangının tahribatı, yanma derinliği ve yanan alan büyüklükleri ile ilgili kesin verilerin ancak yangınlar tamamen söndürüldükten sonra yapılacak incelemeler ile belirlenebileceği de aktarıldı.