Ankara
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Avusturya'nın başkenti Viyana'da devam eden nükleer görüşmelere rağmen ABD yaptırımlarının kaldırılmasındaki gecikmenin, ülkesindeki parlamento bürokrasisinden kaynaklandığını belirterek, "Parlamento bürokrasisi olmasaydı yaptırımlar şimdiye kadar kaldırılmıştı." dedi.
İran devlet televizyonunun haberine göre, Petrol Bakanlığına ait bazı projelerin açılış törenlerine video konferans yöntemiyle katılan Ruhani, ABD'nin ülkesine yönelik tek taraflı yaptırımlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İran'ın kendisine yaptırım uygulayanlara açılışı yapılan enerji projeleriyle yanıt verdiğini söyleyen Ruhani, Viyana'da devam eden nükleer görüşmelere rağmen yaptırımların henüz kaldırılamamasının bürokratik engellerden kaynaklandığını belirtti.
Tüm bürokratik engellerin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Ruhani, şunları kaydetti:
"Parlamento bürokrasisi olmasaydı yaptırımlar şimdiye kadar kaldırılmıştı. Yalnızca idari alanda değil, diğer alanlarda da bu bürokrasiye tanık oluyoruz ve ülkedeki her türlü bürokrasinin reforme edilmesini umuyoruz."
Viyana'daki müzakereler
Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaklaşık 3 aydır süren ve "Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP)" olarak adlandırılan İran nükleer anlaşmasının tam olarak uygulanması ve ABD'nin anlaşmaya dönüşünün ele alındığı görüşmelerde, İran ile ABD arasında dolaylı müzakereler yürütülüyor.
Muhafazakarların çoğunlukta olduğu İran Meclisi, nükleer bilimci Muhsin Fahrizade'ye 27 Kasım 2020'de düzenlenen suikastın ardından Ruhani hükümetinin itirazlarına rağmen nükleer faaliyetleri hızlandırmayı hedefleyen "Yaptırımların Kaldırılması ve İran Ulusunun Çıkarlarının Korunması için Stratejik Eylem Planı" yasasını çıkarmıştı.
Viyana görüşmelerinde ortaya çıkacak bir anlaşmanın öncelikle İran Meclisinin ilk komisyonlarında onaylanması gerekiyor.
Ruhani, dün yaptığı açıklamada, Viyana'da İran adına görüşmelere katılan heyete başkanlık eden Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Arakçi'ye yetki verilmesi halinde nükleer görüşmelerin başarıyla sonuçlanabileceğini söylemişti.