İstanbul
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) tarafından Başakşehir Atatürk Olimpiyat Stadı otoparkında düzenlenen törenle 50 tır, toplamda ise 350 yardım tırı eş zamanlı olarak Suriye'ye uğurlandı.
İHH Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Hüseyin Oruç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her yıl İnsan Hakları Günü'nde program düzenlediklerini, Suriye'yi ve Suriye'deki insanların problemini ön plana çıkarmak ve onların ihtiyaçlarını gidermek için çalıştıklarını söyledi.
"Yıl bitmeden bin tırı Suriyeli kardeşlerimize ulaştıracağız"
İstanbul'dan 50 tırın, Türkiye'de 81 ilden 350 tırın bugün yola çıktığını kaydeden Oruç, "Tırlarda en temel ihtiyaçlar var. Un, gıda, yiyecek, eğitim ile ilgili çalışmalar, yakacak ve sobalar, kardeşlerimiz en temel neye ihtiyaçları varsa onlar bu tırların içerisinde onlara ulaşacak. Bugün çıkıyorlar yola. Bugünden itibaren ulaşacak tırlar var. Hemen sınırdaki Kilis, Gaziantep, Reyhanlı'dan çıkan tırlarımız var. Onlar bugünden itibaren girmeye başlayacaklar. Yıl bitmeden de bin tırı biz Suriyeli kardeşlerimize ulaştırmaya çalışacağız." ifadelerini kullandı.
Sadece Türkiye'den değil, dünyanın dört bir yanından da kuruluşların kampanyaya destek verdiğini belirten Oruç, şöyle devam etti:
"Bizimle birlikteler ve Suriye'nin yanında olduklarını gösteriyorlar. Suriye de yaşananları yüksek sesle bir kez daha dile getiriyoruz. Suriye'de sadece insanların gıda problemi yok. Sadece çocuklar eğitimden çok uzak değiller. Bunlar çok önemli ve yardım etmemiz gereken çalışmalar. Elimizden zor gelen bir şey var. Hapishanede olan kadın ve çocuklar var. Onların da sözü olmak, sesi olmak için 10 Aralık'ta o haksızlığın altını çizmek istiyoruz. Hem rejimin hem de PYD'nin elinde binlerce, on binlerce çocuğumuz, kadınlar hapishanede. İnşallah bu yaptığımız programla onların da çıkarılmasıyla ilgili talebimizi bütün dünyaya söylemiş oluyoruz."
"Bazı coğrafyalarda kan ve göz yaşı arttı"
İHH Genel Sekreteri Durmuş Aydın da dünyanın farklı coğrafyalarında devam eden savaş, kuraklık, doğal afet, siyasi ve ekonomik problemler nedeniyle milyonlarca insanın çok zor şartlar altında hayata tutunmaya çalıştığını aktardı.
Dünya İnsan Hakları Günü'nde dünyanın insan hakları karnesine bakıldığında bazı coğrafyalarda kan ve göz yaşının artığını dile getiren Aydın, Suriye, Mısır, Doğu Türkistan gibi ülkelerde yaşanan acıların hala tazeliğini koruduğunu ifade etti.
2020 yılında göç yollarında ve mülteci teknelerinde yaşamını yitirenler ile savaş mağduru ve ülkesini terk etmek zorunda kalan mülteciler olduğunu kaydeden Aydın, şunları kaydetti:
"Bir tarafta sınırsız imkan ve zenginliklere sahip olan ülkeler varken, bir tarafta en temel gıdaya ve temiz suya ulaşmaya çalışan ülkeler ve insanlar var. Her geçen gün binlerce insan yaşam, barınma, beslenme, sağlık ve eğitim gibi en temel ihtiyaçlarından mahrum kalmakta. Komşumuz Suriye'de 2011'den bu yana bu savaşta 600 bini aşkın kişi hayatını kaybetti. 12 milyon insan mülteci konumuna düştü. Ülkede kalanların 11 milyondan fazlası ise insani yardıma muhtaç durumda. Evlerin 3'te 2'si yıkıldı. Şimdi kış geldi kapıya dayandı. Mülteci kamplarında ve harabe şartlarda insanlar olumsuz etkileniyor. Bu durumdan en çok etkilenen kadınlar, çocuklar ve yaşlılar. İmkansızlıklar içerisinde yaşamak zorunda bırakılan kadın, çocuk ve yaşlıları yalnız bırakmayacağız."
Önder İmam Hatipliler Derneği Genel Başkanı Kamber Çal ise İslam coğrafyasına bakıldığında mazlum, mağdur ve sıkıntı yaşayan çok insan olduğunu söyledi.
"İslam coğrafyasının bu halini görünce bir müslüman olarak kardeşlik hukuku çerçevesinde baktığımızda sorumluluk ve vebalimizin ne kadar büyük olduğunu görüyoruz." diyen Çal, "Suriye'de çamur deryası içerisinde yaşayan insanları görünce duyarsız kalmak mümkün değil. Pandemi şartlarının getirdiği sıkıntılar neticesinde bu konuya da duyarsız kalmamız mümkün değil. İyi ki İHH, Kızılay gibi bu konuya duyarlı, gayret gösteren kuruluşlarımız var." şeklinde konuştu.
Çal, İslam coğrafyasının, özellikle Suriye, Irak ve sıkıntılı yerlerin tekrar gündeme gelmesinin çok kıymetli olduğunu da sözlerine ekledi.
81 kentle yapılan canlı bağlantının ardından İstanbul'dan 50 tır, kornalar eşliğinde Suriye'ye hareket etti.