Program kapsamında Çavuşoğlu, Eskişehir Valiliği ve esnaf ziyaretinin ardından bir otelde düzenlenen Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması'na katıldı.
Burada Çavuşoğlu'nu Ak Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı ve Emine Nur Günay karşıladı. Nabi Avcı'nın konuşmasıyla başlayan etkinlikte Bakan Çavuşoğlu da açıklamalarda bulundu.
Çavuşoğlu konuşmasında Afganistan'daki Türk vatandaşları, Kırım'ın ilhakı ve Türkiye'nin bölgedeki pozisyonu hakkında değerlendirmelerde bulundu.
“Afganistan'da bu yıl içinde 570 bin kişi yerinden edilmiş durumda”
Afganistan'da yaşanan çatışmalarla ilgili değerlendirmede bulunan Çavuşoğlu, “Şu ana kadar bu yıl içinde Afganistan'da 570 bin kişi yerinden edilmiş durumda. Birçoğu şu anda komşu ülke sınırları içerisinde. Çatışmalar maalesef giderek artıyor. Bugün dünyada 2 milyar insan çatışma bölgelerinde yaşıyor. Bir çatışmanın yansımasının neler olduğunu yanı başımızda birçok ülkede yaşandığı için en iyi biz biliriz. Rusya, Çin gibi birçok ülkenin, komşu, bazı körfez ülkelerinin kaldığı yerde bu kadar firmamızın hâlâ aktif olduğu yerde, bu kadar okulumuzun olduğu yerde bizim pılımızı pırtımızı toplayıp çıkmamız doğru değil. Havaalanını biz işletmek istedik. Sadece NATO'nun veya başka ülkelerin değil, o günkü hükümetin bizden talebi vardı. Ülkenin kendisi yazılı bir şekilde talep etti. Meclisteki süreci tam işletecektik, ondan sonra Taliban ülkeyi ele geçirdi. Şimdi tahliyelerimizi de yaptık. Yeni durumda askerlerimizin kalması için bir sebep kalmadı. Biz de çekildik. Şimdi havaalanının işletilmesi için bu sabah Katar Dışişleri Bakanı da Ankara'da misafirimdi. Katar ile beraber hangi şartlarda olacağını konuşuyoruz ama burada şartların da oluşması gerekiyor” diye konuştu.
“Afganistan'daki vatandaşlarımız dönmek isterlerse getiririz”
Taliban hükümetinin ülke yönetimine geçmesinin ardından Afganistan'da kalan 4 bin Türk vatandaşını istedikleri takdirde Türkiye'ye getirebilecek güçte olduklarını belirten Bakan Çavuşoğlu, “Daha orada 4 bin civarında vatandaşımız var. Bazı işçilerimiz ve firmalarımız kalmak istedi. Biz onlara riskleri samimi ve şeffaf bir şekilde anlattık. Yarın gelmek isterlerse onları getiririz. Nasıl salgının ilk aylarında biz dünyadan 100 bin vatandaşımızı hiç şova dönüştürmeden ülkemize getirdiysek, Afganistan'daki vatandaşlarımız da dönmek isterlerse getiririz. Yarın bir tahliye ihtiyacı olursa, havaalanında şu anda tahliye uçuşları ve insani yardımlar için bazı uçuşların olduğu ama her şeyin orada tam yoluna girmediğini söylemek isterim. Her ülkenin gücü olduğu gibi bizim de gücümüz var. Ülkemizin gücünü hafife almayalım. Hamdolsun bugün askeri gücümüz de var yumuşak gücümüz de. Bunun harmanlanmasını çok iyi yapmamız lazım” ifadelerini kullandı.
“Başkalarının kurduğu masada değil, bizim de içinde olduğumuz masada oyunların kurulması lazım”
Türkiye'nin farklı bölgelerde oyun kurucu rolü oynadığının altını çizen Çavuşoğlu, “Biz şu anda çok farklı bölgelerde artık oyun kurucu bir ülkeyiz. Oyun kurucu olmak önemlidir. Başkalarının kurduğu masada değil, bizim de içinde olduğumuz masada oyunların kurulması lazım. Oyun kurmak kadar oyunu bozmak da çok önemli. Özellikle bizim menfaatlerimize yönelik oyunlar kuruluyorsa, Doğu Akdeniz'de denediler, şimdi değişik platformlardan bahsediyorlar. Bu platformların hiçbirinin geçerliliği yok. Türkiye'nin olmadığı hiçbir platform gerçekçi değildir. Hangi projeden bahsederseniz bahsedin, Türkiye'nin iş birliği şarttır. Türkiye üzerinden geçmeyen hiçbir proje gerçekçi değildir. Bizim bu kurulan oyunları da Doğu Akdeniz ve Ege'de nasıl bozduğumuzu tüm dünya gördü” şeklinde konuştu.
“Kırım'ın ilhakını hiçbir zaman tanımadık, bundan sonra da tanımayacağız”
Rusya'nın Kırım'ı ilhakıyla ilgili her zaman Kırım Tatarlarının yanında olacaklarını vurgulayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Kırım meselesinde öncü ülkelerden bir tanesiyiz. En son Kırım Konferansı'na katılarak Türkiye olarak Kırım Tatarlarının yanında olduğumuzu bir kere daha söylem ve eylemlerimizle gösterdik. Kırım'ın ilhakını hiçbir zaman tanımadık, bundan sonra da tanımayacağız. Kırım Tatarlarının haklarını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz” dedi.
Abdullah Güçlü - Şevket Can Çikot