Çalık, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu belirtti. Kadına yönelik şiddeti önlemek için toplumun tüm kesimlerinin topyekun mücadele etmesi gerektiğini vurgulayan Çalık, AK Parti iktidarı döneminde, kadının şiddete maruz kalmaması, güçlenmesi, istihdama erişimini sağlayabilmek için çok önemli düzenlemeler ve reformlar yapıldığını söyledi.
“ÇOK GÜÇLÜ DEĞİŞİKLİKLER YAPTIK”
Kadına şiddetle mücadele kapsamında 2004'te Anayasa'nın 10. maddesine "Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir", 2010'da ise "Kadına, engellilere yapılacak pozitif ayrımcılık anayasanın eşitlik ilkesine aykırı değildir" eklemelerinin yapıldığını anımsatan Çalık, "Bu elimizi çok güçlendiren bir metindi ve Anayasa'da yaptığımız bu değişiklikle birlikte yasal düzenlemelerimizde de çok güçlü değişiklikler yaptık." dedi. Öznur Çalık, 2006'da da bu konuda Başbakanlık Genelgesi yayımlandığını anlatarak, genelgede yayımlanan metinlerin bir devlet politikası haline geldiğine dikkati çekti. Genelgenin çok önemli olduğunu belirten Çalık, "Orada kadına yönelik şiddetle mücadele edebilmek için kurumlara, kuruluşlara, sivil toplum örgütlerine, medyaya öneriler var. Başbakanlık Genelgesi ile bakanlıklarımıza ve kurumlarımıza görevler verildi." diye konuştu.
50 BİN 380 KORUYUCU TEDBİR KARARI ALINDI
Ailenin Korunması Ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'da kadına yönelik şiddeti önleyici tedbirlerin alındığını dile getiren Çalık, şunları kaydetti:
"Kanun kapsamında bugüne dek meydana gelen kadına karşı şiddet olaylarında, 42 bin 572 şiddet mağduru kadına yönelik 50 bin 380 koruyucu tedbir kararı alındı. Buna rağmen, elimizde bu kadar yazılı metinler olmasına rağmen hala kadına yönelik şiddet devam ediyor. Cinayetler maalesef canımızı yakıyor, yüreğimiz burkuluyor. Cinayete kurban giden kadınlarımızın isimlerinin her biri yüreğimize yazıldı. Cinayet devam ediyor maalesef, şiddet devam ediyor, minimalize etmek için çok ciddi çabalar sarf ediyoruz. Kurumlarımız bu anlamda çok ciddi önlemler alıyor."
Çalık, başkanlığını yaptığı Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu raporunun hazırlandığını da aktardı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri'nin (ŞÖNİM) şiddete maruz kalan kadınlara hizmet verdiğini dile getiren Çalık, belediyelerin de şiddete maruz kalan kadınlara konaklama hizmeti sunduğunu ifade etti.
MAĞDUR KADINLAR İSTİHDAMA KAZANDIRILACAK
Komisyonda kadına yönelik şiddeti önlemek için üzerinde durulan konulardan birinin de ŞÖNİM'ler olduğunu anlatan Çalık, "81 olan ŞÖNİM sayımızın artırılması, yeni ŞÖNİM'lerin oluşturulması da komisyon raporumuza girecek önerilerimizden olacak." bilgisini paylaştı. Öznur Çalık, ŞÖNİM'lerin kuruldukları günden bugüne kadar yaklaşık 830 bin kadına, 2021 yılının Ocak-Eylül dönemlerinde ise 183 bin kadına hizmet verdiğini hatırlattı. Konukevlerinde kalan şiddet mağduru kadınların istihdama kazandırılması noktasında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının çalışmalar yaptığını belirten Çalık, KOSGEB, İŞKUR ve ilgili kurumların proje ve diğer desteklemelerinin güçlenerek devam edeceğini vurguladı.
“MUTLAKA AKILLI TELEFONLARINA İNDİRSİNLER”
Şiddet mağdurlarının yüzde 70'inin ilk başvurduğu kurumun İçişleri Bakanlığı olduğunu aktaran Çalık, bakanlığın Kadın Destek Uygulaması'nın (KADES) tüm dünyanın dikkatini çektiğini ve bugüne kadar 2 milyon 760 bin kişinin uygulamayı indirdiğini anımsattı. Çalık, KADES uygulamasından 242 bin 500 ihbarın gerçekleştiğini ve 138 bin ihbarın gerçek acil durumlar için gerçekleştirilmiş olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Bütün kadınlara buradan çağrımdır. KADES uygulamasını telefonlarımıza indirelim. Caniler hepimizin karşısına çıkabilir. Sadece yakınlarımızdan gelecek şiddet değil aynı zamanda tanımadığımız insanlardan gelecek şiddete karşı da kadınlarımız KADES uygulamasını mutlaka akıllı telefonlarına indirsinler. Akıllı telefon olmayan kadınlarımızla ilgili de bir çözüm bulunması için taleplerimizi önerilerimizin içerisine koyduk. Sadece kadınlara yönelik yapılan bu uygulama dünyanın çok az yerinde, belki de tek yerinde, Türkiye'de uygulanıyor. KADES'in kadınların şiddete maruz kalmasını önlemek amaçlı çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum."
MEDYAYA DA ÖNEMLİ GÖREVLERİN DÜŞÜYOR
Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi (GAMER) bünyesindeki elektronik kelepçe izleme merkezinin de kadına şiddeti önlemede aktif bir rol üstlendiğini dile getiren Çalık, bugüne kadar bu merkezde 765 kişiye elektronik kelepçe takılarak takibinin gerçekleştirildiğini belirtti.
Kadına şiddeti önlemede medyaya da önemli görevlerin düştüğüne işaret eden Çalık, bu konuda tüm toplumun, kurumların, sivil toplum örgütlerinin ortak mücadele vermesi gerektiğine dikkati çekti. Şiddetin ilk çözüm yerinin aile olduğunu ifade eden Çalık, ailenin bu konuda bilinçlendirilmesi ve aile kurumunun güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Çalık, "Bizim yapmamız gereken zihinsel bir dönüşüm. Şiddetin bir çözüm aracı olmadığını herkese anlatmamız lazım. Öncelikle öğrenme yaşındaki çocuklarımıza. Bizim eğitim alanında yapmamız gerekenler var." değerlendirmesinde bulundu.
“ANLAŞAMIYORSANIZ GÜZELLİKLE BIRAKIN”
Çalık, evlilik öncesi kadın ve erkeğin alması gereken eğitimler olduğunu, bu konunun komisyon toplantılarında da dile getirildiğini anlattı.
"İyilikle tut, güzellik bırak" sözünün şiddeti önlemede en önemli düstur olduğunu belirten Çalık, "Anlaşıyorsanız iyilikle tutun ve aile kurumunu devam ettirin. Eğer anlaşamıyorsanız güzellikle bırakın. İyilikle tuttuğunuzda huzuru, güzellikle bıraktığınızda sonraki yaşantılarınızdaki rahatlığı göreceksiniz. Şiddeti önleyecek en önemli cümledir diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.
KAYNAK : AA