Ağdam
Ağdam kenti, Azerbaycan'ın batısında 18. yüzyılda kurulmuş bir kent olmasına rağmen, önemli tarım ürünlerinin yetişmesiyle bölgenin ticari merkezlerinden biri haline geldi.
İki demiryolu istasyonu ve bir havalimanıyla Gence ile Hankendi gibi iki önemli şehir arasında yer alan Ağdam, 1990'ların başında ise Ermenistan'ın Karabağ'ı işgale başlamasıyla savaşın hedefi haline geldi.
Kent, Ermeni işgal güçlerinin saldırısı, işgale uğrayan diğer kentlerden aldığı göçlerle önce yıprandı, Temmuz 1993'te ise Ermenistan'ın kontrolü altına girdi.
Bu dönemde binalarının ve yerleşiminin güzelliğiyle anılan Ağdam, işgalin ardından tüm sakinlerinin şehri terk etmesiyle hayalet kente dönüştü.
Ermenistan ordusu ise şehri, Azerbaycan topraklarıyla işgal edilen topraklar arasında bir "tampon bölge" haline getirdi.
Son 27 yıldır sadece Ermenistan ordusunun güvenlik noktalarının bulunduğu kentin meşhur tiyatrosu, devlet daireleri ve evleri, savaşın veya zamanın etkisiyle yok olurken ayakta sadece 19. yüzyılda inşa edilen Ağdam Cuma Mescidi kaldı.
Birçok yeri tahrip edilen, üzerindeki 9 kubbeden birinde büyük bir delik açılan, mihrabındaki işlemeler kurşunlanan hatta ahır olarak kullanılan caminin minare şerefelerinde ve duvarlarında, Ermenistan askerlerin yazdığı yazılar hala duruyor.
"Tiyatronun arkasında, eski hükümet binası vardı, yerini kazıp tank siperleri yapmışlar"
Kent, 1991'de yaklaşık 40 bin nüfusa ev sahipliği yaparken, 1992'de Ermenistan'ın gerçekleştirdiği Hocalı soykırımı ve Karabağ işgallerinin ardından nüfusu 78 bine kadar yükseldi.
Şehrin 78 bini aşan nüfusu 1993'te Ermenistan'ın Ağdam'ı işgaliyle, başta bölgenin yakınındaki Azerbaycan kontrolündeki Terter ve Berde illeri olmak üzere, çeşitli yerlere yerleştirildi.
Berde'ye yerleştirilen Ağdamlı Arif Hacıyev, kentin işgalden önceki meydanında, AA muhabirine, 1993 öncesine ilişkin bilgiler verdi.
Hacıyev, "Biz burayı en son 23 Temmuz'da (1993), Ağdam işgal edildiğinde terk ettik. Tüm şehir, tüm binalar sapasağlam yerindeydi. Şimdi 4 gündür buraya geliyorum, bir tane sağlam bina göze çarpmıyor." dedi.
Yıllardır memleket hasreti çektiklerini vurgulayan Hacıyev, "Bugünleri bekliyorduk. Allah, Cumhurbaşkanı'na (İlham Aliyev) can sağlığı versin, ordumuzu korusun. Allah, Recep Tayyip Erdoğan’a can sağlığı versin. Türk halkına hoş günler diliyorum. Onların yardımıyla bugün geri döndük." ifadesini kullandı.
Hacıyev, kentin meydanındaki yıkıntıların eczane, otel, kitap severler cemiyeti ve tiyatro gibi binalar olduğunu aktararak, "Tiyatronun arkasında, eski hükümet binası vardı. Şimdi tamamen yok oldu, yerini kazıp tank siperleri yapmışlar." diye konuştu.
"Garip bir mezarın ne günahı vardı?"
Ermenistan ordusunun şehri yok etmesini "barbarlık" olarak nitelendiren Hacıyev, şunları kaydetti:
"Ermenilerin barbarlığını, şehrimizi bu duruma sokmalarını affedebilirim. Bağışlıyorum onları. Fakat Karağacı mezarlığında 23 yaşında şehit kardeşimin mezarını bulamadığım için onları affetmiyorum. Garip bir mezarın ne günahı vardı? Niye kazıp yok ediyorsunuz? Bütün her şeyi bağışlıyorum, Karağacı mezarlığını bağışlamıyorum."